28 Temmuz 2017 Cuma

AKDENİZ MUTFAĞI AKCİĞER KANSERİNE KALKAN…


En sinsi ve en korkulan kanser türlerinden biri akciğer kanseri. Özellikle sigara kullananların büyük tehdit altında olduğunu artık hepimiz biliyoruz. Ancak uzmanlar genetik faktörleri de göz önünde bulundurarak ailede hikayesi olanların da mutlaka 40 yaşından sonra akciğer kanseri taraması yaptırması gerektiğinin altını çiziyor. Ayrıca sigaradan uzak durmak ve doğru beslenmenin de önlem almada en önemli adımlar arasında olduğuna vurgu yapıyorlar.


Şişli Kolan Hastanesinden Göğüs Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Özkan Demirhan akciğer kanserine karşı önlem almanın yollarını ve doğru beslenin korunmadaki önemini anlattı. “Erken teşhis her rahatsızlıkta olduğu gibi akciğer kanserinde de büyük önem taşıyor. Akciğer kanserini erken evrede yakalamak için check up sayısını arttırmak ve akciğer filmleri ve düşük doz tomografiler önemli rol oynuyor. Özellikle 10-20 yıldır sigara kullanan 40 yaş üstü kişiler, ailesinde akciğer kanseri hikayesi olanlar düzenli olarak bir göğüs cerrahının kontrolünde olmak zorundalar. Onlara kesinlikle tomografi öneririm. Eğer lezyon tespit edilirse veya patolojik bir durum görülürse 6 ayda bir ya da duruma göre  3 ayda bir de çekilebilir. Ama düşük doz tomografi olması büyük önem taşıyor çünkü hastalar radyasyona maruz kalıyor. Tomografi ilaçsız çekilse bile hasta radyasyon alır. Erken tanıda bize yol gösteren bir formül denilen bir yöntem var. Filmde patoloji saptandığı zaman sigara içimi durumu da göz önünde bulundurularak röntgen veya tomografideki durumla ilgili bize fikir veriyor. Riskin yüksek mi yoksa düşük mü olduğunu formülden okuyabiliyoruz. Sıkıntılı durumları erken tespit etmek için PET yapılmasını önerebilirim.

“İNSANLAR KANDAN KORKAR AMA ÖKSÜRÜKTEN KORKMAZ… ASLINDA ÖKSÜRÜĞÜ YABANA ATMAMAK GEREKİR.”

Akciğer kanseri için sinsi bir kanser tanımlaması yapıyoruz her seferinde ancak insanlar belli başlı belirtilere karşı uyanık olup zamanında önlem alabilir. Örneğin öksürüğün çok iyi takip edilmesi gerekir. Öksürük karakterinin değişmesi önemli bir ön bulgu olabilir. Öksürük sayısı artmıştır ya da kişi sadece gündüz öksürürken gece de öksürmeye başlamıştır. Balgamda kanama veya çok kirli balgam çıkarma da akciğer kanserinin bir başka belirtisi olabilir. İnsanlar genelde kan gördükleri zaman korkarlar ama öksürünce umursamazlar. ‘Öksürüyorum sigarandır’ derler. Ama öksürüğün de takip edilmesi gerekir.

“AİLEDE HİKAYESİ OLANLAR TEHDİT ALTINDA.”

Ailesinde akciğer kanseri hikayesi olanlar ve özellikle sigara içen kişilerin akciğer kanserine yakalanma riski çok yüksek. Onların da 40 yaşından sonra mutlaka kontrol altında tutulması gerekir. Öte yandan akciğer kanserlerinin tedavisinde yüzde 15-20’ si ameliyat edebiliyor. Yüzde 80’ inin ameliyat edilemiyor. Bu hastalar genellikle daha çok onkolojik tedavi görüyor. Onkolojik tedavi gören hastalarda da ameliyat söz konusu olabiliyor. Ancak bu hastalarda en kriter çok yaygın metastaz olmamasıdır. Eğer çok yaygın bir metastaz oluşmadı ise ümit bitmiyor. Göğüs cerrahisi onkolojik tedavileri devam eden hastalarla da sürekli iç içe. Çünkü bu hastaların akciğerinde sıvı birikmesi durumunda nefes darlığını ortada kaldırmak ve ciğeri rahatlatmak için çeşitli cerrahi müdahaleler yapılıyor. Sıvı boşaltılıyor, bazen tekrar birikmesin diye yapıştırma işlemi yapılıyor, bazen özel kateter yardımı ile hastanın yaşam konforu arttırılmaya çalışıyor.

“AMELİYATLARDAN SONRA DOKTOR KONTROLÜ ATLANMAMALI.”

Ameliyatlardan sonra hastaların mutlaka ameliyatlarını yapan doktorun kontrolünde olmaları gerekir. Onkolojik tedavi görse dahi ameliyat eden cerrahın mutlaka takibinde olması çok önemli. Duruma göre 1 ay, sonra 3 ay, sonra 6 ay, sonra 1 yıl şeklinde devam eder kontroller. 5 yıla kadar bu takipler devam eder. Eğer 5 yıl içinde bir yerde tümör yoksa hastayı tümörsüz kabul ederiz. Kanser olmadan önceki haline dönmüş var sayarız.

AKCİĞER KANSERİNDEN KORUNMAK İÇİN BESLENME FORMÜLÜ…
Akciğer kanserinden korunmak için öncelikle sigaradan uzak durmak gerekir daha sonra da kaliteli beslenmeye dikkat etmek gerekir.
İşte kaliteli beslenme tüyoları:
1- Abartılı yemekten kaçının.
2- Şeker tüketimini çok aza indirin.
3- Beyaz et ağırlıklı beslenin. Beyaz et tercihinizi mutlaka balıktan yana kullanın. Tavuk etinden uzak durun.
4- Haftada bir kere mutlaka kırmızı et tüketmeye dikkat edin. Ancak etin çok pişmiş ve yanmış halini değil orta pişmiş halini tercih edin. 
5- Öğünlerde bol miktarda yeşillik tüketin.
6- C vitamininden zengin gıdaları tercih edin.
7- Akdeniz usulu beslenmeyi yaşam şekli haline getirin.
8- Zeytin yağını sofranızın ve mutfağınızın baş tacı yapın. Katı yağlardan uzak durun.
9- İyotlu tuz dahil olmak üzere tuzdan mutlaka uzak durun.”


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder