25 Ocak 2018 Perşembe

GÜLÜŞÜNÜZÜ HEKİMİNİZLE BERABER YENİDEN TASARLAYIN…


Dişlerinizin renk, boyut ya da şekillerinden memnun değil misiniz? Bu durumdan utanıp içten bir şekilde gülümseyemiyor musunuz? Oysa birkaç küçük müdahale ile hayalinizdeki gülümsemeye kavuşmanız mümkün! Diş Hekimi Vildan Zorlu, yüzünüzün şekline uygun ve son derece doğal sonuçlar alınan ‘gülüş tasarımı’ hakkında bilgiler verdi, konuyla ilgili en çok merak edilen soruları yanıtladı.


Gülüş tasarımı nasıl yapılır? Hangi çalışmalardan faydalanılır?
Gülüş tasarımı; dişler, diş etleri, dudaklar gibi estetik kriterlerin ayrı ayrı ve birbirleriyle olan ilişkilerinin değerlendirilmesi sonucu ortaya çıkan sorunların bazı estetik analizlerle çözümlenip kişiye daha güzel estetik bir gülüş kazandırılmasıdır.
Gülüş tasarımı için öncelikle kişinin fotoğrafları alınır. Dijital ortamda alınan bu fotoğraflar üzerinden estetik sorunlar tespit edilir. Gülüş estetiği beyaz estetik (dişlerle ilgili) ve pembe estetik (dişetleri ile ilgili) olmak üzere iki şekilde değerlendirilir. Öncelikle pembe estetik ile ilgili herhangi bir sorunun olup olmadığı ya da ne gibi değişikliklerin yapılacağı değerlendirilir. Bunun için hastanın diş eti seviyeleri değiştirilebilir, lazerle sarkık dişetleri düzeltilir. Daha sonra beyaz estetik değerlendirilir. Dişlerin, diş etlerinin ve kemiklerin durumu, dişlerdeki renk ve şekil bozukluklarının hangi materyallerle ne şekilde giderileceğine karar verilir. Dijital ortamda altın orana uyularak dişlerin ideal boyutlarına, renklerine ve şekillerine karar verilir. Tüm analizler tamamlandıktan sonra hastadan ölçü alınıp modelleme çalışması yapılır. Böylece hastalar, yapılan gülüş tasarımını henüz ağızda hiçbir işlem yapılmadan görme imkanı elde etmiş olur. Yapılan bu ‘mockup’ denilen uygulamanın ardından laboratuvar çalışmalarına geçilir.

Gülüş tasarımında dişler için hangi materyaller kullanılır?
En çok tercih edilen materyaller cam seramiklerdir. Porselen laminalar ile dişlerden minimum madde kaybıyla hatta bazen ‘prepless’ denilen hiç kesimsiz yöntemle oldukça estetik sonuçlar elde edilir. Porselen laminalar dışında zirkonyumlar, emax kuronlar, kompozitlaminalar da kullanılan diğer materyaller arasındadır.

Gülüş tasarımı hangi sorunları ortadan kaldırır?
Biriyle sohbet ederken öncelikle onun dişlerine dikkat ederiz. Dolayısıyla dişleri, dişetleri ve gülüşü ile ilgili sorunu bulunan bir kişi çevresi ile olan sosyal ilişkilerinde daha çekingen ve mutsuz davranır. Gülüş tasarımı kişinin öz güvenini arttırır, bu sayede hem kendini aynaya baktığında daha mutlu hisseder hem de çevresindeki kişilerce daha çok beğenilir. Bazen dişlerdeki çapraşıklıklar, şekil bozuklukları veya kapanış sorunları kişilerde eklem problemlerine bile yol açabilir. Gülüş tasarımı sonrası dişlerin kapanışı ideal pozisyona getirildiği için bu gibi sorunların da önüne geçilir.

İnsanlar başkasında gördüğü bir gülüş tasarımını kendi ağızlarında uygulatabilirler mi? Yoksa siz gülüş tasarımının kişiye özel olmasından yana mısınız?


Gülüş tasarımı kesinlikle kişiye özel yapılması gereken bir çalışmadır. Herkesin dudak şekli, yüz hatları, dişeti pozisyonları ve alt-üst çene ilişkisi farklıdır. Dolayısıyla tüm bunlar tek tek değerlendirilip kişiye en uygun estetik gülüş tasarımı çalışması yapılır. Doğadaki hiçbir insan birbirinin aynı değildir, bu sebeple gülüş tasarımı da farklı olmalıdır.

Tedavi süreci ne kadardır?
Tedavi süreci yapılacak işlemlere göre değişiklik gösterir. Kişinin sadece dişleri ile ilgili değişiklerde 10-15 günlük tedavi süreleri yeterli olmaktadır. Ancak dişetleri, dudaklar vb. gibi yumuşak doku değişiklikleri de gerekiyorsa süreç biraz daha uzayabilir.
Bu işlemler sonrasında herkes istediği gülümseye kavuşabilir mi?
Gülüş tasarımı kesinlikle tecrübe ve uzmanlık gerektiren bir çalışmadır. Hekimin sadece dişleri veya dişetlerini doğru analiz etmesi yeterli değildir. Gülüş tasarımı yapılacak kişinin beklenti, isteklerini doğru anlamalı ve bunlar da yapılacak işlemlerde dikkate almalıdır. Çünkü bazen altın orana göre mükemmel görünen bir diş, hasta tarafından beğenilmeyebilir. Tüm bunlar birlikte değerlendirdikten sonra kişi istediği gülüşe tabii ki kavuşabilir. Buna istediği gülüşten ziyade kendisi için en uygun ve estetik gülüş demek daha doğru olur.

Kimler gülüş estetiği yaptırmalıdır?

Dişlerinde renklenmeler, şekil bozuklukları, çapraşıklıklar, diş eksiklikleri, boyutsal problemler, kırıklar vb. olan kişiler ya da güldüğünde dişeti aşırı görünen, asimetrik dişetine sahip olan bireyler gülüş estetiği yaptırabilir. 

Haber: Dinçer Karacalar

21 Ocak 2018 Pazar

ROTA VİRÜSÜ ÇOCUKLARDA İSHALİN EN ÖNEMLİ NEDENİ...


 Rota Virüsü Enfeksiyonları 2 yaş altındaki çocuklarda akut ishalin en önde gelen nedenidir. Rota virüsü enfeksiyonları tüm dünyada yaygın olarak görülür. Konu ile ilgili bilinmesi gerekenleri Medigold Sultan Hastanesinden Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Hakan Karaman anlattı.





“Rota virüsü enfeksiyonları, ılıman iklimlerde ve kış aylarında daha çok görülür. Kuluçka süresi 1 – 3 gündür. Rota virüsler ishalin ortaya çıkmasından önceki günlerde ve bulguların ortaya çıkışından 10 - 12 gün sonraya dek dışkıda atılabilir. Bulaşma ağız - dışkı yoluyla olur. Hastane, okul, kreş gibi toplu yaşanan alanlarda salgınlar yapabilir. Rota virüs oyuncaklarda, eşyaların yüzeylerinde bulunabilir. Solunum yolu ile de bulaşabilmektedir.
Rota virüs enfeksiyonu geçiren bir kişi tekrar Rota virüsü ile enfekte olduğunda yine hastalanabilir. Ancak tekrarlayan rota virüs enfeksiyonu daha hafif seyreder. Anne sütü ile beslenen bebekler, yeni doğanlar ve 3 ayın altındaki bebekler anneden geçen antikorların koruyuculuğu nedeniyle daha az hastalanırlar. Enfeksiyonu alan yeni doğanlar bazen bulgular ortaya çıkmadan hastalığı atlatabilirler.
Rota virüsü aşısı, 2 ayın üzerindeki bebeklere, ilk dozu 3’üncü aydan önce başlanmak koşulu ile ağız yolu ile 2 ya da 3 doz olarak uygulanabilmektedir.

Rota virüsler ince bağırsak iç çeperinde yerleşerek bağırsağın emilim ve sindirim özelliğini bozarlar. Genellikle 2 günün altındaki kuluçka dönemi sonrasında ateş ve kusma ile hastalık başlar. Sık sulu ishalle devam eder. Kusma ve ateş genellikle 2’inci gün azalır ancak ishal 5 – 7 gün devam eder. Çocukta değişen derecelerde su kaybı (dehidratasyon) bulguları ortaya çıkar. Dışkı tetkiki ile tanı koyulur. Tedavide amaç kaybedilen sıvı ve vücut tuzlarını yerine koymaktır. İshali durdurucu bir tedavi yapılmaz. Ağızdan alabilen çocuklarda bol su içirilip patates, pirinç, yoğurt, muz gibi ishale uygun diyet, anne sütü, uygun ishal formülleri önerilir. Su ve tuz kaybını yerine koyan ağızdan alınan uygun ishal solüsyonları doktor tarafından önerilebilir. Su kaybı bulguları şiddetli olan çocuklarda serum tedavisine başvurulur.
Rota virüsü enfeksiyonundan korunmak için el yıkama ve bilinen enfekte kişi ile temastan kaçınma en önemli önerilerdir.”