GRİP AŞISI KALP KRİZİ VE FELÇTEN KORUYABİLİR…

Uzmanlar kış aylarında kalp krizi ve felç vakalarının arttığına dikkat çekerken, grip aşısının koruyucu olabileceğini belirttiler.

Konu ile ilgili bilgi veren Medigold Sultan Hastanesinden Kardiyoloji Uzmanı Dr. Ahmet Sarıçopur,” Üst solunum yolu enfeksiyonlarının kalp krizi riskini arttırdığı bilinmektedir. Bunların arasında influenza (grip) virüsünün diğer mikrobiyal ajanlara göre kalp krizinde daha fazla yer tutmaktadır. Kalp krizi ve felç vakalarının sıklığı kış aylarında en üst seviyeye ulaşmaktadır. Bunda gribin payı vardır. Grip, birçok hücresel ve biyokimyasal olaylar zincirini başlatarak damar duvarındaki plakların yani küçük pürüzlerin parçalanmasına ve damar duvarından kopmasına neden olabilmektedir. Plak parçalanmasıyla beraber damar içinde pıhtı oluşup damarı tıkar, böylelikle kalp krizi ve felç oluşur. Özellikle yaşlı hastaların damarlarında plak olmaması neredeyse imkansızdır. Çalışmalar, grip aşısının kalp krizini yüzde 15 ila yüzde 45 önlediğini göstermiştir. Erken dönemde yani kasım ayından önce yapılan grip aşısı kalp krizini önlemede daha da etkilidir. Herkesin yıllık grip aşısı yaptırmasını önermekle beraber, kalp damar hastalarının, 65 yaş üstü insanların, kronik hastalığı olanların, sağlık çalışanlarının, çocukların yıllık grip aşısı yaptırması toplum sağlığı için çok önemlidir.”dedi.

ÖZEL GÜNLERİN EN POPÜLER HEDİYESİ ”ESTETİK”

 Sevgililer günü, doğum günü, düğün, nişan gibi özel günlerin en popüler hediyeleri arasında estetik ve saç ekimi de girdi. 

Konu ile ilgili bilgi aldığımız sac ekim merkezi yöneticisi Songül Alcı, ”Artık herkes kalıcı güzellikten yana. İyi görünmek bir statü ve prestij sembolü oldu. Her şeyden önemlisi insanlar kendilerini iyi hissettiklerini söylüyorlar” dedi.

Özel günlerde en popüler hediye oldu.

Özel günlerde insanların birbirine estetik hediye ettiğini vurgulayan Alcı,” Yılbaşı, sevgililer günü, doğum günü, düğün, nişan gibi merasimlerde insanlar birbirlerine estetik hediye ediyor. Sevgililer gününe sayılı günler kala sevgililer sürpriz randevu alıyor. Hatta çok ilginç anneler oğullarını tutup sac ekimi için getiriyor. Erkeklerde trend hala saç ekimi ile açık ara önde. Gür sac modasının da bunda etkisi olduğu düşüncesindeyim” şeklinde konuştu. 

Düğün sezonuna altı ay kala saç ektirmek gerekiyor.

Düğün öncesi hazırlıklarının olmazsa olmazlarından birinin de saç ekimi olduğuna değinen Songül Alcı,” Düğün hazırlıklarında eskiden gelinlik, damatlık, ayakkabı, aksesuar, kuaför seçimi gibi telaşlar vardı. Ama son yıllarda buna saç ekimi de eklendi. Hatta olmazsa olmazlardan biri oldu. Çiftler o özel günde mükemmel görünmek istiyor. Erkekler saç ektiriyor, sakal bıyık ektiriyor ya da yoğunlaştırma işlemleri yaptırıyor. Sağlıklı saçlar için saça uygulanan PRP işlemleri de trendler arasında. Ondan sonra gerekirse estetik müdahaleler yaptırıyor. Kadınlar da kalın kaş modası ile daha belirgin ve doğal kaşlara sahip olmak için kaş ektiriyor. Bazen alın daraltma işlemleri isteniyor. Bunun için çiftlerin düğünden en az altı ay önce işlemlerini yaptırmaları gerekiyor” dedi.

Düğünde mükemmel görünmek için sihirli dokunuşlar.

Düğün öncesi yapılan estetik müdahalelerle ilgili bilgi aldığımız Estetik, Rekonstrüktif ve Plastik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Yavuz Başterzi,” Düğün öncesi kırışıkları gidermek ve cilt gençleştirmek adına lazer uygulamaları da dahil pek çok yöntem uygulanıyor. Burun estetiği hala çok revaçta onu vücut şekillendirme takip ediyor. Ancak özellikle burun ameliyatları için düğünden en az altı ay önce işlemin yapılması önemli. Çünkü bu süre zarfında şişlikler giderilip burun şekli oturuyor” dedi.

KANSER HASTASI ÇİNLİ İŞ ADAMI KENDİNİ TÜRK DOKTORLARA EMANET ETTİ…

Ülkesinde yapacak bir şey kalmadı düşüncesi ile evine gönderilen kanser hastası Çinli iş adamı Zhan Shikang hastalığına umut aramak için Türkiye’ye geldi. Ambulans uçakla ülkemize gelen Zhan, Türk doktor tarafından ameliyat edildi.

2016 yılında yakalandığı karaciğer kanseri yüzünden son bir yıldır büyük sıkıntılar yaşayan 55 yaşındaki Çinli iş adamı Zhan Shikang kanserde terminal dönem denilen hastalığın son evresinde tedavi için Türkiye’ye geldi. Karaciğerle beraber sağ göğüs kafesinin içinde yoğun olarak tümör tutulumu olduğu ve sıvı biriktiği de tespit edildi. Ülkesinde yapılacak bir şey yok düşüncesi ile evine gönderilen iş adamının ailesi Türk dostları sayesinde tedavi için Türkiye’ye gelmeye kadar verdi. Geçtiğimiz pazar günü ambulans uçakla Çin’den İstanbul’a gelen Zhan Shikang ve ailesi Türk doktorların ilgisi karşısında çok duygulandıklarını ifade etti. Göğüs Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Özkan Demirhan tarafından ameliyata alınan hastanın göğüs kafesi içindeki tümörlü akciğer zarı çıkarıldı ve sıvı boşaltıldı göğüs kafesi içine sıcak kemotrapik ajan (HIPEC) uygulandı. Tedavisi İstanbul’da devam eden hasta ve ailesi yaşadıkları süreci anlattı.

Babasının bu zorlu dönemi daha rahat geçirmesi için uzun bir yolculuğu göze aldıklarını ifade eden kendi gibi iş adamı olan 30 yaşındaki oğlu Zhan Mao,” Babamın hastalığı 2 yıl önce başladı. Karaciğer kanseri tanısı ile o dönemde ameliyat oldu. Durumu da iyiye gitti. Ancak son bir yıldır hastalığı ilerledi ve yayılım yaptığı söylendi. Biz işimiz olan zincir marketlerimiz nedeni ile uzun yıllardır İtalya’da yaşıyorduk. Ancak bundan bir yıl önce ülkemize geri döndük. Çin’de tıp teknolojileri çok gelişmiş bundan dolayı babamın tedavisine ülkemizde devam etmek istedik. Ancak durumu daha da kötüye gitti. Son dönemde bize artık yapılacak bir şey kalmadı evinize götürün dediler. Kanserin son evresi ile mücadele ediyoruz. Ancak kanserden dolayı sağ göğüs kafesi içine yayılan tümör ve biriken sıvı babamın nefes almasına engel oluyordu. Sürekli solunum cihazına bağlı yaşamak zorunda. Bu konuda da tedaviden bir cevap alamadık. O yaşamayı çok seviyor ve mücadele ediyor. En azından bu mücadelesini daha rahat geçirmesini istiyoruz. Türk bir arkadaşımız bize Türkiye’de doktorların çok başarılı olduğunu söyledi ve Özkan beyden bahsetti. Tetkiklerimizi kendisine gönderdik değerlendirdikten sonra göğüs kafesindeki sorunla alakalı ameliyat edebileceklerini söyledi. Biz de hiç düşünmeden hemen yolculuk için hazırlıklara başladık. Babamız burada ameliyat oldu. Ameliyatı çok iyi geçmiş. Türk doktorların ilgisi ve hastaya yaklaşımı bizi çok etkiledi ve çok duygulandırdı. Babamın son dönemlerini daha rahat geçirmesi için ellerinden geleni yapıyorlar.” dedi.

Yatağından zafer işareti yaparak duygularını açıklayan Zhan Shikang ise,” Ben ve ailem yirmi saatlik uzun bir yolculuk yaptık. Durumum bu kadar uzun süre yolculuk yapmaya ve uçmaya çok müsait değildi. Yolda her şey olabilirdi. Ama ben ölümü göze aldım. Çünkü yaşamak gerçekten çok güzel ve ben yaşamayı seviyorum. Bu ameliyat bana belki biraz daha yaşama şansı verecek. Ailemle sohbet edip, şakalaşma şansı verecek. Doktoruma çok teşekkür ediyorum ilgisinden ve desteğinden ötürü. Bana yapacak bir şey yok demişlerdi bizim doktorlarımız.” şeklinde konuştu.

Hastanın durumu ile ilgili bilgi veren Göğüs Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Özkan Demirhan,” Türkiye ‘den bir arkadaşım aracılığı ile bana ulaştılar. Tetkiklerini gönderdiler. Çinceden İngilizceye çeviri yaptırdık. Karaciğer kanserinin sağ göğüs kafesinde yaygın metastaz yaptığını ve sıvı biriktiğini gördük.  Üç haftada bir kemoterapi veriyorlarmış Çin’de. Göğüs kafesinde yayılan hastalıkla ilgili  sadece, sıvı basit yöntemler ile boşaltılmış. Hiçbir şey yapılamaz evine götürün denmiş. Aile de durumun ciddiyetinin farkında olmasına rağmen umut arayışları devam etmiş. Pazar günü ambulans uçakla geldiler. Tomografi ve PET CT yaptık. Genel durumu beklediğimizden daha iyiydi. Bu kadar metastaza rağmen genç bir hasta olması avantajdı. Bizim tetkiklerimizde de karaciğer ve sağ göğüs kafesinde yaygın tümör tutulumları gördük. Terminal dönem dediğimiz son evre kanser hastası. Bu anlamda yapacak bir şey yok. Çok geç evrede bize ulaştı. Erken gelseler idi karaciğere bile ameliyat yapılma şansı olurdu. Filmlerde sağ tarafta daha fazla olmak üzere sıvı birikimi vardı. Bundan dolayı da solunum yetersizliği vardı ve solunum cihazına bağlı yaşıyordu. Ameliyatla sıvıyı boşalttık. Tümörlü akciğer zarını çıkardık ve içeriye sıcak kemoterapi yöntemi (HIPEC) ile kemoterapi uyguladık. Bu işlemler Çin’de de yapılabilecek basit işlemlerdir aslında ama geçici kateter takılmış orada, geçici çözümler sunulmuş. Biz ameliyattan sonra her iki göğüs kafesine de kalıcı kateter koyduk. Bu uzun süre kalabilecek ve en azından hastanın sıvı yönünden rahat etmesini sağlayacak. Onkoloji ile de konuştuk. Onkoloji çok şansı olmasa dahi genel durumu ve performansı ilacı tolere edeceği için düşük dozda kemoterapi verilebileceğini söyledi. Bir süre Türkiye’de tedavisi devam edecek. Bizim yaptığımız işlemle de nefes alması rahatlayacak, belki oksijene bağımlılığını azaltacak. Yakınları ile yoğun bakım şartlarında değil oda şartlarında beraber vakit geçirebilme şansı olacak.” dedi.

Çevirmen: Hasan Kaşıkçı