23 Eylül 2020 Çarşamba

MUTFAĞIN NASREDDİN HOCASI UMUT KANUNİ...






İki büyük tutkusu vardı; sahnede olmak ve yemek yapmak. İkisini bir araya getirdi, ortaya “Yemek önemli!” kanalı çıktı. Sosyal medya platformları YouTube ve Instagram üzerinden binlerce lezzet tutkununa ulaşan Umut Kanuni, tariflerini birbirinden eğlenceli videolarla sunuyor: “Amacım yemek yaparken eğlenmek, eğlendirmek,eğlendirirken de düşündürmek. Benimkisi bir tür modern zaman Nasreddin Hoca’lığı da diyebiliriz.”

Umut Kanuni, yemek blog’u dünyasının son dönemde yıldızı parlayan isimlerinden. “Yemek önemli!” adıyla açtığı YouTube kanalı ve Instagram sayfasında yemek videoları paylaşan Kanuni’nin binlerce takipçisi var. Yalnızca tarif vermekle yetinmiyor, aynı zamanda eğlendirmeyi de amaçlıyor: “Amacım yemek yaparken eğlenmek, eğlendirmek, eğlendirirken de düşündürmek. Benimkisi bir tür modern zaman Nasreddin Hoca’lığı.”

NEW YORK’TA EĞİTİM ALDI

Lise yıllarında amatör olarak tiyatroyla ilgilenen Umut Kanuni, asıl tutkusunun ise yemek yapmak olduğunu söylüyor: “Saint Joseph Fransız Lisesi mezunuyum. Lisedeyken Türkçe ve Fransızca oyunlarda oynadım. Sonrasında aile şirketimizde görev alabilmek için Koç Üniversitesi’nde İngilizce İşletme okudum. Fakat asıl tutkum yemek yapmaktı. Üniversiteden sonra New York’taki aşçılık okulu International Culinary Center’da (eski ismi ile FCI) Mutfak Sanatları ve Restoran Yönetimi okudum. Türkiye’ye döndükten sonra da 1 sene kadar mutfak şefliği yaptım, fakat sektör hayal ettiğimden çok farklıydı. Ben de aile işim olan ‘kimya sanayisi’ne geri döndüm.”
HEM KAMERA ÖNÜNDEYİM HEM YEMEK YAPIYORUM
Yetenekli Lezzet tutkunu, büyük ilgi gören “Yemek önemli!” kanalının nasıl doğduğunu ise şöyle anlatıyor: “Aile şirketimizde 5-6 sene çalıştıktan sonra, kariyer değişikliği yapmaya karar verdim. ‘Sahnede olmak’ lise yıllarımdaki tutkumdu. ‘Yemek yapmak’ ise hep en büyük tutkum oldu. 1 yıl önce, bu iki tutkumu bir araya getirerek bir YouTube kanalı açmaya karar verdim. Böylece hem yemek yapabilecek hem de kamera önünde olarak insanlarla tariflerimi, hayatla ilgili düşüncelerimi, anılarımı paylaşabilecektim. Ve kısa sürede beklentimin üzerinde bir ilgiyle karşılaştım.”
MUTFAKTA ÖZGÜRÜM

Umut Kanuni’nin mutfağında dünyanın farklı yerlerinden lezzetler pişiyor: “Aldığım mutfak eğitimi ‘Fransız Metodolojisi’. Fakat yemekle ilgili asıl tutkum dünyayı dolaşıp, farklı mutfakları tatmak olduğu için, programda da takipçilerim ya da canım ne isterse onu pişiriyorum. Herhangi bir mutfağa veya disipline bağlı kalmamak bana kendimi özgür hissettiriyor.”
BECEREMEDİĞİMİ PAYLAŞMAKTAN ÇEKİNMİYORUM

Umut Kanuni’yi meslektaşlarından ayıran en önemli özelliği ise kanalında sadece “nefis” görünen yemekleri değil, başarısızlıklarını da paylaşıyor olması. Bu özelliği de takipçileriyle arasında samimi ve sıcak bir bağ kurulmasını sağlıyor: “Kimsenin mükemmel olmadığının altını çizerek, diğer meslektaşlarımın aksine, zaman zaman yemeğin tadının, dokusunun ve görüntüsünün istediğim gibi olmadığını, yapmayı beceremediğimi de izleyenlerle paylaşmaktan çekinmiyorum. Hayatım boyunca hep şeffaf bir insan oldum, kanalın benim bu özelliğimi yansıtmasının da önemli olduğuna inanıyorum.”

18 Eylül 2020 Cuma

Yasin Obuz'un yeni şarkısı "Ala"nın lansmanı yapıldı.

 

Survivor 2020'nin en renkli yarışmacılarından YasinObuz  yeni şarkısı "Ala'yı görücüye çıkardı. Yasin Obuz'un yeni şarkısı "Ala"nın lansmanı yapıldı. Geceye eski ve yeni Mastershef yarışmacıları, Survivor 2020 yarışmacıları, sosyal medya fenomenleri, gazeteciler ve müzisyenler katıldı.  

 

Yeni şarkısı Ala'yı 40 kişilik Survivor yarışmacıları, hayranlarıyla  klibini  ilk kez gecede ekrandan izleyen Yasin Obuz'un lansmanında  keyifli ve eğlenceli  dakikalar yaşandı. 

 

Yasin Obuz'un lansman gecesinde  saat 19.00'da yayınlanan  yeni şarkısı "Ala" 4 saatte Youtube'de 1 Milyon izlendi. 

 

Yasin Obuz'un  yeni  şarkısı "Ala" Goed Music etiketiyle tüm dijital platformlarda ve 
Netd Müzik kanalında yerini aldı. 

ELÇİN SANGU İŞ YEMEĞİNDE

 


Güzel oyuncu Elçin Sangu, önceki gün Vadistanbul’da görüntülendi. Öğle saatlerinde Galliard Restorant'ta iş yemeği için  gelen Sangu, yaklaşık 2 saat sonra mekandan ayrıldı. Mekan çıkışında muhabirlerle sohbet etmeyi ihmal etmeyen güzel oyuncu, “Yeni dizimizin çekimleri çok güzel gidiyor. Bugün bir toplantı için buraya geldik. Şimdi tekrar sete dönüyorum'' diye konuştu.  

Yoğun İlgiyle Karşılaştı


Son olarak ‘Kadın’ dizisinde Şirin karakteriyle ekranlara gelen güzel oyuncu Seray Kaya, önceki gün Aqua Florya AVM’de görüntüledi. Ailesiyle birlikte alışverişe gelen ve alışverişin keyfini çıkaran genç oyunu, alışveriş turu boyuncu hayranlarının yoğun ilgisiyle karşılaştı. Genç yaştaki hayranlarının fotoğraf isteklerini geri çevirmeyen Kaya, bol bol fotoğraf çekilmesinin ardından sahil kordonuna geçip ailece akşam yemeği yedi. Yakın zamanda vertigo hastalığına yakalandığını açıklayan güzel oyuncunun keyifli ve moralinin yerinde olduğu gözlendi.

Denizden Babam Çıksa Yerim!



Eski manken Gizem Özdilli, önceki gün Aqua Florya AVM'de görüntülendi. Yakın arkadaşlarıyla akşam yemeği için bir araya geldiğini belirten Özdilli, arkadaşlarını beklediği esnada kısa bir alışveriş turu yaptı. Meos Balık’ta yemek yiyen Gizem hanım restoran çıkışı şöyle konuştu: ''Pandemiden dolayı uzun zamandır arkadaşlarımla bir araya gelemiyorduk, pandemi süresince en çok özlediğim şey ise balık restoranı diye bilirim. Beni bilen bilir denizden babam çıksa yerim.'' diye konuştu.

14 Eylül 2020 Pazartesi

AYBEN ERSOY, DENİZ ERTEN İMZALI ’’İYİLEŞTİM’’ ŞARKISI İLE GÖNÜLLERİ FETHETTİ...



Sen  de ‘’Dünya’mızın  içten bir  İyileştim demeye ihtiyacı var’’ diyorsan, derin bir nefes al ve duyur sesini yaratılmış her zerreye…


 Yurt içinde ve yurt dışında sahne performansları ile geniş bir dinleyici kitlesine sahip olan, 2017 yılında Silk Way Star ses  yarışmasında  jüri koltuğunda Türkiye‘yi başarıyla temsil eden  Ayben Ersoy’un  yeni şarkısı ‘’İyileştim‘’ Erman Çaltı Production etiketiyle dinleyici ile buluştu.


Genç şarkıcı Ayben Ersoy; Hit şarkıların söz yazarı ve bestecisi  Deniz Erten şarkısıyla bir gün dediği hayalini gerçekleştirdi ve İyileştim dedi. Sosyal paylaşım sitesinde yayınlanan  İyileştim, dört gün içinde  200 bin görüntülenmeyi geçti. Şarkı ilk günden hızlı bir şekilde beğeni almaya devam ediyor.


 ‘’İyileştim ‘’adlı şarkının sözü Deniz Erten ‘e, müziği Deniz Erten ve Onur Çamur‘a, düzenleme ise; Gürsel Çeliğe ait. Video klip  ise: Erman Çaltı yönetmenliğinde  özel görüntülerle  müzik kanallarında yerini almaya hazır .


İlk Maç İlk Galibiyet İlk Sevinç...



9 yıl aradan sonra tekrar eski takımı Galatasaray'a transfer olan başarılı futbolcu Arda Turan, önceki gün Aqua Florya AVM'de görüntülendi. Önceki gün Galatasaray Gaziantep maçında oynadığı futbol ile alkış toplayan Turan, '' Sezonun ilk maçında galibiyeti bulduğumuz için çok mutluyum. Üstün oynayan taraf bizdik. Sezonun böyle devam edeceğine de inanıyorum, Allah yolumuzu açık etsin.'' diye konuşan yıldız futbolcu kısa bir alışveriş turu yapıp daha sonra akşam yemeği yedi. 

GÜNEL ZEYNELOVA: "FIRSATI DEĞERLENDİRDİM."


Güzel şarkıcı Günel Zeynelova, geçtiğimiz gün Vadistanbul'da bulunan Michella restorantta objektiflere takıldı. Alaçatı da tatil yaptığını ve tatil sonrası enerji depoladığını dile getiren sanatçı "Herkes tatilden döndü bende fırsattan istifade ederek tatile gittim. Boşluktan faydalandım, kafamı dinledim, bana çok iyi geldi" diye konuştu. 

12 Eylül 2020 Cumartesi

Bağışıklığınızı güçlendirip, gençliğini elinizde tutmak Celergen ile mümkün!


Yaşlansak bile hepimiz canlı ve enerjik bir yaşam hayali kurarız. Tarih boyunca insanoğlu ümitsizce “Gençlik Formülünü” ve “Yaşam İksirini” aramıştır. Yaşlanmak kaçınılmazdı ancak şimdi hücresel onarımla yani hücrelerin temizlenmesi ve fonksiyonlarının kazandırılmasındaki
 son gelişmelerle yaşlanma önemli oranda yavaşlatılabilir. 




Şov dünyasının şöhretleri, iş dünyasının önde gelenleri, ünlüler yaşlanma işleminin yavaşlatılabilir olduğunu dünyaya göstermiştir. Yaşlanmazmış gibi dururlar, hep yaşlarından daha genç gösterirler. Gerçek yaşlarından farklı olarak onlardan gençlik ve enerji fışkırır. 

Bu kişiler, sıklıkla Avrupa’daki, özellikle İsviçre ve Almanya’daki ünlü gençleştirici kliniklere gitmeleridir. Bu klinikler, canlanma, yenilenme ve özellikle bilimsel hücre onarımına yardımcı tekniğini kullanarak gençleştirme konusunda uzmanlaşmıştır. Enjeksiyon yoluyla uygulanan bu teknikler, uygulanan kişilere genç görünüm, aktif bir yaşam tarzı ve hiç tükenmeyen bir dayanıklılık, enerji kazandırmıştır. 

Enjeksiyon zorluğunu ve insanları rahatsız edici şeklini gören İsviçreli ve Avrupalı bilim adamları özel geliştirdikleri sistemle bu ürünü kapsül şekline getirmişlerdir. Celergen kapsül şeklinde midede çözünmeyen, bağırsakta çözünerek aktif maddenin bozulmadan kan yoluyla hücrelere gitmesini kolaylaştıran bir üründür. 

Celergen içerisinde bulunan aktif maddeler ile vücudun immunsistemini kuvvetlendiren güçlü bir antioxidandır. Düzenli kullanan insanlar kendilerini bu pandemi döneminde daha güçlü ve enerjik hissetmektedirler. 

4 Eylül 2020 Cuma

“Medikal estetik yeni normalde büyük ilgi gördü”




Dünya çapında kaliteli hekimleriyle medikal estetiğin en iyisi konumana gelen Türkiye’nin dünyanın güzellik üssü haline geldiğini belirten Dr. Nedim Budakoğlu ve Şebnem Demir, “Dünyanın çeşitli ülkelerinden gelen misafirler hem turistlik bir tura çıkıyor hem de estetik yaptırıp ülkesine dönüyor” dediler.
Tüm sektörleri etkileyen koronavirüs salgını Türkiye’de medikal estetik sektörünü çok fazla etkilemedi. Mayıs ayı itibariyle kadınlar tarafından yoğunluk yaşanan kliniklerde adeta telefonlar kitlenme durumuna geldi. Pandemi öncesinde dünyanın dört bir yanından gelen turistler paket halinde aldıkları turlarla hem estetik operasyonları yaptırıyor hem de Türkiye’yi gezmiş oluyorlar.
“Pandemi döneminde evet kaygı oluşmuştu ama telefonlarımız kitlenme durumuna geldi”
Türkiye’nin sağlık turizm pazarı içinde çok önemli bir yerde olduğunu belirten Estesense kliniğin sahibi Şebnem Demir, “Avrupa ve Arap ülkelerinden talep çok oluyor. Ülkemizde ki saç ekimi ve plastik cerrahi doktorlarımızın her biri çok başarılı. Yurt dışından gelen turistler burada daha ucuza hizmet alıyorlar TL olarak ödeme yaptıkları için. Koronavirüs döneminde tüm önlemlerimizi aldık.  Pandemi döneminde evet kaygı oluşmuştu ama telefonlarımız şimdi kilitlenme durumuna geldi. Mayıs ayından sonra çok fazla hastamıza hizmet vermeye başladık” dedi.
Medikal estetikte Türkiye’nin lider konumunu koruyabilmesi için ehli insanlara ve sıkı denetimlere ihtiyaç olduğunu belirten Şebnem Demir, “Hekim olmak için çok ciddi eğitimlerden geçmek gerekiyor. Bu yüzden güzellik merkezi gibi görülen işletmelerde bazı merdiven altı işlemler yapılıyor buda sektörümüzü hem yurt içinde hem de yurt dışında olumsuz etkiliyor. Bunların daha çok denetlenmesi ve bizim gibi kurumsal işletmelerin tercih edilmesi gerekiyor. Sağlık sektöründe güzel bir pay alıyoruz. Sağlık turizmindeki pasta gerçekten çok büyük ve zamana karşı yarışıyoruz. Türkiye artık güzellik üssü, sağlık cenneti sağlık turizmi için çok büyük bir potansiyel. Yapılması gereken doğru isimlere işlem yaptırmak. Yurt dışından gelenlerin çoğu kiminle karşılaşacaklarını bilemiyorlar. Mutlaka bu işlemler poliklinik çatısı altında yapılması gerekiyor” ifadelerini kullandı.
“Burada zaman zaman ünlülerin fotoğraflarıyla gelip bize danışanlar oluyor”
Tüketicilerin bilinçli olmasını öneren Demir,  “Güzellik kendimiz için yapılan bir şey önce kendimizi sevmeliyiz. Zaman zaman ünlülerin fotoğraflarıyla gelip bize danışanlar oluyor, bunu çok önermiyoruz. Herkesin kendi vücut yapısı herkesin kendine ait güzelliği var. Dolayısıyla fotoğraf ile gelip burnumu buna benzetin demek ne kadar doğrudur bunu düşünmek gerekiyor. Beklentiyi her zaman maksimumda tutmamak iyi değildir. Botoks uygulamasının 4 ile 6 ay arasında bir süresi vardır. Kalıcı bir uygulama değildir. Botoks yaptırdım artık çizgilerim tekrar oluşmayacak beklentisi içine girmeyelim” ifadelerini kullandı.

Telefon filtrelerine dikkat... 
Photoshop ve akıllı telefonlardaki fotoğraf filitrelerini güzellik algısını etkilediğini belirten Demir, “Telefon filitrelerini kullanmayan yok özellikle biz kadınlar çok kullanıyoruz. Bu filitrelerden sonra kendimize hayran olmaya başladık. Kliniklerimize filtreli fotoğrafları ile gelen ve ‘beni buna benzetin bu benim aslında’ gibi garip beklentilerle karşılaşmaya başladık. Teknoloji ve koronavirüs dönemi acaba bizi bizden mi uzaklaştırıyor? Bence biraz içimize dönmemiz gerekiyor galiba. Estetik birazda içeriden gelen bir güzellik algısıdır” diye sözlerini tamamladı.
“Özellikle badem göz uygulaması pandemi döneminde çok talep gördü”
Medikal estetik ile ilgili açıklamalarda bulunan Dr. Nedim Budakoğlu, “Medikal Estetik, cerrahi olmayan uygulamaların bütünüydü ancak son dönemde yeni bir kulvar oldu. Ancak son dönemlerde cerrahinin yanında yeni bir kulvar oldu. Bundan önce sadece cerrahi müdahale ile yapılması gereken işlemler cerrahisiz ortamlara taşınmaya başladı. Yani muayene ve klinik ortamlarında yüz germeler, yüz asmalar, kaş ve badem göz uygulamaları artık cerrahi gerektirmeksizin yapılmaya başlandı. Son yıllarda estetik tıbbın gelişmesindeki süreçte cerrahiye alternatif olmasa bile yanında yeni bir kulvar oluştu. Medikal estetik, hastalar için biraz kolay ve sosyal yaşama uyumlu oluyor. Ayrıca iyileşme süreçlerinde cerrahiden biraz daha avantajlı fakat çok kolay olduğu söylenemez. Pandemi döneminde kadınlar talep olarak yüz ve kaş askısı yöntemleri, badem göz uygulamaları özellikle çok talep gördü. Bu işlemlerin yapılma süreleri 15 dakika iyileşme süreleri de maksimum bir haftayı buluyor. Bu işlemlerin kesinlikle bu işte uzman olmuş kişiler tarafından yapılması gerekiyor” şeklinde konuştu.

JESSİCA MAY KAPADOKYA ALIŞVERİŞİNDE


Çekimleri tüm hızıyla devam eden ve 6 Eylül Pazar akşamı seyirciyle buluşmaya hazırlanan, Maria ile Mustafa dizisinin güzel oyuncusu Jessica May, geçtiğimiz gün Aqua Florya AVM’de görüntülendi. Kapadokya’da akşamların çok soğuk olduğunu söyleyen May; “Kapadokya’ya ilk kez çekimler için gittim. Sabahları çok sıcak, akşamları çok soğuk oluyor. Kapadokya’da gün içinde 4 mevsimi yaşıyoruz, bu yüzden sete dönmeden önce kışlık alışveriş yapmaya geldim.'' dedi. Giyim tarzı ve maskesiyle de dikkat çeken May, hayranlarından gelen fotoğraf isteklerini kırmayarak sosyal mesafe gözeterek fotoğraf çekildi. Güzel oyuncu daha sonra eşiyle Meos Balık'ta bir araya gelerek deniz manzarasına karşı baş başa akşam yemeği yedi. 

29 Ağustos 2020 Cumartesi

NASSA NEF & 6İANT & CEYDAR'DAN DİKKAT ÇEKEN DÜET...


Burak King'le beraber çocukluğundan bu yana Hollanda’da  Türkçe rap müzikle büyüyen  ,  ilk profesyonel müzik hayatına geçtiğimiz aylarda  “Sana Yazamam” adlı şarkısıyla  giriş yapan Nassa Nef sürpriz düet şarkısıyla dikkat çekiyor. 

 

 Hollanda’da kısa süre içerisinde onlarca şarkı  yapıp büyük beğeni kazanan 6iantla beraber yaptıkları “Benim gibi sev” 21 ağustos’ta Goed Music etiketi ile tüm dijital platformlarda ve Youtube Netd Müzik kanalında dinleyici ile buluştu.

 

Sözleri ve yorumu Nassa Nef & 6İantla ‘ya ait olan, hayran kitlesi  tarafından çok beğenilen,  Benim gibi sev ‘in müziği ve aranjesi Ceydar Müziğe ait. İstanbul’da çekilen klibin yönetmenliğini ise; FerrellLuciano yaptı



Video klip; müzik kanallarında yerini almaya hazır.

28 Ağustos 2020 Cuma

GENÇ YÖNETMEN CAHİT KAYA DEMİR'DEN BAŞARILI PROJELER...



Kaçak, Sarmaşık, Anne gibi birçok tutulan projede yer alan Cahit Kaya Demir Fox TV'de yayınlanan İlker Kaleli'nin başrol oynadığı Öğretmen dizisinde yönetmen koltuğuna oturdu. Lütfi, Ferege gibi kısa filmlerde de imzası bulunan genç yönetmenin en iyi kısa film ve en iyi yönetmen olmak üzere pek çok ödülü de bulunuyor.  

13 Ağustos 2020 Perşembe

BEŞİKTAŞ SORUSU GÜLÜMSETTİ

Yıldız futbolcu Gökhan Töre, geçtiğimiz gün Vadistanbul’da görüntülendi. Öğlen saatlerinde arkadaşlar ile birlikte Galliard’a gelip yemek yiyen Töre, mekan çıkışında objektiflere poz verdi. Sonrasında Vadistanbul moda caddesine giderek lüks mağazaları gezip sezonluk ürünleri inceleyen milli futbolcunun adı Beşiktaş ile anılması hatırlatılması üzerine cevap vermeyip tebessüm etmesi gözlerden kaçmadı. Yeni Malatyaspor'da başarılı bir sezon geçiren ve eski hocası Sergen Yalçın'ın Beşiktaş'ın başına geçmesi ile birlikte tekrar Beşiktaş'a dönmesi için teklif yapılan Gökhan Töre, bu sorulara resmi bir açıklama yapmaktan kaçınması da dikkat çekti. 

12 Ağustos 2020 Çarşamba

HERKESİN İŞİ İYİ OLSUN

Başarılı oyuncu Tolga Sarıtaş, geçtiğimiz gün Vadİstanbul’da görüntülendi. Akşam saatlerinde Vadi Grey'de arkadaşları ile buluşan Sarıtaş, yaklaşık 2 saat sonra mekandan ayrıldı. Mekan çıkışında muhabirlere tek başına fotoğraf veren başarılı oyuncu, sohbet etmeyi de ihmal etmedi. Sarıtaş, “Yeni dizimizin çekimleri çok güzel gidiyor, nasipse Eylül ayında seyirci ile buluşmayı planlıyoruz” dedi. Eski partneri Hande Erçel’in dizisi sorulması üzerine “herkesin işi iyi olsun, çünkü bir dizi çekiminde o kadar çok emekçi insan çalışıp, evine ekmek götürüyor ki. Herkesin reytingi bol olsun” diye konuştu. 

SARUHAN HÜNEL'DEN DOST ZİYARETİ




Yakışıklı oyuncu Saruhan Hünel, geçtiğimiz gün yakın arkadaşı Jupiter Grup Yönetim Kurulu Başkanı Tayfun Topal ile Vadİstanbul’da görüntülendi. Tayfun Topal’ın sahibi oldu Vadİstanbul Grey’de buluşup yemek yiyen yakın dostlar sonrasında muhabirlere poz vermeyi ihmal etmedi. Mekandan ayrıldıktan sonra kısa bir alışveriş yapan Hünel, ''Tayfun benim çok eski dostum, ne zamandır yanına uğramak istiyordum. Bugüne kısmet oldu. Çok güzel mekan yaratmış'' diye konuştu. Pandemi sürecin de neler yaptınız? sorusuna ise ''evde sadece oturdum. Hala işim olmadıkça çıkmıyorum. İnşallah en kısa sürede bu pandemiden kurtulup normal hayatımıza döneceğiz'' dedi. 



ÜNLÜ RAPÇİ BURAK KİNG ‘DEN 15 GÜNDE YENİ ŞARKI

Burak King ‘in yeni şarkısı ‘’Gidesim Var’’ yayında

 

‘’Günah Benim Suç Benim ‘’ ‘’Koştum Hekime ‘’ ‘’Yanıyoruz ‘’ ‘’Var Git ‘’  ‘’Sızı  Kaldı‘’ ‘’Bi Sonu Var Mı?‘’  ‘’Paramparça’’ ‘’Eyvallah ‘’feat ve teklileriyle toplamda milyonlarca izlenmeye ulaşan , kısa zamanda  güçlü bir kitleye sahip  olan Burak King  ;   gece gündüz çalışarak ve üreterek   on beş günde yeni şarkı yayınlayacağını belirtti. Her  yeni şarkı benim için bir teşekkür diyen Burak King yeni şarkısı ‘’Gidesim Var ‘ı hayranları ile buluşturdu.

 

Söz ve Müziği kendisine ait olan ,aranjörlüğünü Alican Buğutu ve Özkan Meydan ‘ın üstlendiği ‘’Gidesim  Var ‘’  DMC  etiketiyle tüm dijital platformlarda  ve  Netd Youtubekanalında yayınlandı.Video klip; Kadir  Yücel yönetmenliğinde çekildi.

 

Burak King ‘in ‘’GİDESİM VAR ‘’ isimli yeni teklisi  ve video klibi  çıktığı andan itibaren Youtube ‘da  trendlerde ve Spotify de en çok dinlenenler  arasında  yerini aldı.

4 Ağustos 2020 Salı

ERDEM KINAY'DAN BAYRAM SÜRPRİZİ...



 


 

Müzik sektöründe  önemli işlere imza atan başarılı  DJ , müzik yapımcısı, besteci ve prodüktör Erdem Kınay, geçtiğimiz günlerde sinyallerini verdiği “Proje3’’ abümünden ‘’Aşk Cezalı’’ isimli şarkısını dinleyici ile buluşturdu.

 

Erdem Kınay Instagram hesabından; 10 yeni şarkı bulunan  Proje3 albümümden ,naçizane bir bayram hediyesi olarak ,tek şarkı yayınlamak istedim. Erdem Kınay ‘’Aşk Cezalı ‘’ tüm dijital platformlar da diyerek sürpriz yaptı.

 

Sözü Deniz Erten ‘e ,bestesi ve düzenlemesi Erdem Kınay ‘ a ait olan ,Erdem Kınay Proje 3 albümünün ilk şarkısı ‘’Aşk Cezalı ‘’pop müziğine yeni başarılar ve heyecanlar getirmeye hazır.

2 Ağustos 2020 Pazar

KURBAN BAYRAMINDA KÖPEK KİSTİNE DİKKAT!



Önemli akciğer hastalıklarından biri olan kist hidatik (köpek kisti) kurban bayramı ile beraber önemli bir risk haline geliyor. Hayvandan insana geçebilen hastalık önemli sağlık sorunlarının yanısıra nadir de olsa ölüme yol açabiliyor. 


Kurban bayramında vatandaşların dikkat etmesi gerekenler konusunda bilgi veren Göğüs Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Özkan Demirhan:" Kist hidatik köpek, kurt, çakal gibi hayvaların bağırsaklarında bulunur. Bu hayvanların dışkılaması ile beraber etrafa yayılır. Bu dışkının temas ettiği su ve sebzelerle veya hayvanlarla  temas sonrası koyun, sığır, keçi gibi diğer hayvanlara veya insanlara buluşabiliyor. Oldukça bulaşıcı olan bu parazit hayvanlara veya insanlara bulaştığı zaman akciğer veya karaciğerde kistler oluşmasına neden oluyor. Bu kistler zamanla büyüdükçe etraf dokulara da zarar vererek ölümcül sonuçlar doğurabiliyor" dedi.  


Kurban kesecekler dikkat!

Kurban kesecek vatandaşlara uyarıda bulunan Demirhan:"Kurban kesen vatandaşlarımız eğer kurbanlık hayvanların akciğer ve karaciğer gibi organlarında kiste rastlarsa bu organların asla kedi ve köpeklere verilmemesi gerekir. Bu organı yiyen kedi veya köpek hastalığı bulaştırabilir. Kurbanlıkların kistli organlarını ortalıkta bırakmak ya da çöp bidonuna atmak çok sakıncalıdır. Mutlaka yakılıp gömülmeleri veya dış ortama bulaşmamasının sağlanması gerekmektedir ." Şeklinde konuştu.  

 

Kist Hidatik hastalığının belirtileri hakkından da bilgi veren Dr. Özkan Demirhan:"

Kistler çok iyi kapsüllü oldukları için hastalık, ilk dönemlerinde ateş, halsizlik ve kilo kaybı gibi sistemik belirtiler göstermeyebilir. Bu nedenle kist ister karaciğerde ister başka organda olsun hastalar oldukça sağlıklı görünmektedirler. 

Olgu bir süre herhangi bir klinik belirti vermeden seyretse de, kistin patlaması ya da enfeksiyonuna bağlı olarak bulunduğu organa göre bazı şikayetler meydana gelebilir. Bu şikayetler genellikle karın ağrısı, bulantı, kusma, sarılık, solunum güçlüğü, öksürük, baş ağrısı, işitme, görme, algılama ve koordinasyon bozukluğu şeklindedir. Akciğer "Kist Hidatik"in kesin tedavisi cerrahi operasyondur. Bu ameliyatlar Göğüs Cerrahisi uzmanları tarafından yapılmaktadır."ifadelerini kullandı.

25 Temmuz 2020 Cumartesi

BU İŞ BİRLİĞİ SES GETİRECEK




DJ ve prodüktör Kanun Yıldırım, yeni projesinde Sedef Ergin’le işbirliği yaptı. Ergin bir klasiği; “Tek Başına”yıYıldırım’ın düzenlemesiyle yorumladı. “Tek Başına”, 22 Temmuz’da Alla Records etiketiyle yayınlandı.

“Bandıra Bandıra” cover’ının ardından yayınladığı “Ters Düz” ve “Öyle Olsun” şarkılarıyla geniş bir dinleyici kitlesine ulaşan Sedef Ergin, sevenlerine yine bir cover sürprizi yaptı. Başarılı sanatçı, yeni single’ı için Ayten Alpman’ın sesiyle hafızalara kazınan “Tek Başına” şarkısını yorumladı.

BU İŞ BİRLİĞİ SES GETİRECEK

Sedef Ergin’in bu yeni single’ı, DJ ve aranjör Kanun Yıldırım’ın projesi. Sözleri Ülkü Aker’e, müziği LuigiAlbertelli ile Giancarlo Colonnello’ya ait şarkının düzenlemesine Yıldırım imza attı. Kanun Yıldırım, şarkının klibinde de Sedef Ergin’e eşlik etti. Yusufcan Özbilen yönetmenliğinde çekilen klipte ikili, Zeynep Bozkaya’nın styling’iyle kamera karşısına geçti. 

22 TEMMUZ’DA DİJİTAL PLATFORMLARDA

Kanun Yıldırım ve Sedef Ergin’in elinde farklı bir ruha bürünen “Tek Başına”, 22 Temmuz Çarşamba günü Alla Records etiketiyle dijital platformlarda yayınlandı.


8 Temmuz 2020 Çarşamba

ÜNLÜ FUTBOLCULARIN VAZGEÇİLMEZİ


2014 yılından bu yana ayakkabı sektöründe faaliyet gösteren Chekich, futbolcuların da radarına girdi. Chekich’in yüzde 100 vegan ayakkabıları, Fernando Muslera’dan Yasin Öztekin’e yeşil sahaların pek çok yıldızının ilk tercihi.


2014 yılında kurulan Chekich, kaliteli ve özgün tasarımlarıyla kısa sürede dünyaya açıldı. İtalya, Fransa ve İspanya’nın dev firmalarıyla işbirliği yapan marka, etkileyici tasarımlara sahip vegan ayakkabılarıyla sektörde fark yarattı. 

KALİTELİ, ŞIK, SAĞLIKLI

Chekich marka ayakkabılar, ayak sağlığının büyük önem taşıdığı futbol dünyasında da büyük ilgi gördü. Ayağı kavrayan, konforlu ve şık ayakkabılar üreten Chekich’i tercih eden yıldızlar arasında Fernando Muslera ile Yasin Öztekin de var. 

YÜZDE 100 VEGAN MARKA

Şık tasarımlarıyla Türkiye’nin dört bir yanına ulaşan Chekich, ürünlerinde hayvansal malzemeler kullanmıyor ve kendini “Yüzde 100 vegan marka” olarak tanımlıyor. Chekich aynı zamanda çevreye duyarlı bir marka. Çevre dostu ürünler tasarlayan Chekich, dünyanın geleceği için üretimin her aşamasında sürdürülebilirliğe uyumlu adımlar atıyor.




TÜRKİYE BARIŞ MURAT YAĞCI'YI NEDEN BU KADAR SEVDİ?

Barış Murat Yağcı... Türkiye onu açıkçası şubat ayından itibaren tanıdı. Çocuk kendi çapında bir şeyler yapmaya çalışmış bugüne kadar ama çok da başarılı olamamış. Bu kendi deyimi aslında. "Hiçbir zaman ünlü olmadım. Oyunculukta iddialı değildim.  Basketbolda çok başarılı değildim" diyecek kadar mütevazı bir adam. Bence Barış kendindeki potansiyelin çok farkında olan bir çocuk değildi. Bu potansiyelle yeni yeni yüzleşiyor ya da yüzleşecek...


Her neyse konumuz Barış neden Türk halkı tarafından bu kadar sevildi?
Survivor yorumcusu Hakan Hatipoğlu'nun talihsiz bir tweeti vardı. Şöyle diyor.
"Sercan son 1 ayın yıldızı ama büyük SMS 1 ay önceydi.
Survivor'da her SMS herşey...
Bi parantez; bu ülkede ya mağdur olacaksın ya maço. Bunu yapan her platformda kazanır"
Sayfasından tweetini okuyabilirsiniz...

Şimdi birincisi: Sercan Yıldırım son bir aydır taktire şayan bir başarıya imza attı. Hakikaten yolu açık olsun.
Mevzu bahis performanssa bu yarışmada şubat ayından bu yana çok acayip performanslar gördük biz. Barış bunlardan biri, Berkan bunlardan biri, Cemal Can bunlardan biri, Nisa bunlardan biriydi... Ersin olağanüstü performans gösterdi. Perviz olağanüstüydü adeta kim vurduya gitti. Bunların arasında elenenler var, performansı son zamanlarda düşenler var. Olabilir... Ama bu, bu insanların yan gelip yattığı anlamına gelmez ki. Kaldı ki sakatlandım diye yan gelip yatanı da çok gördük bu yarışmada!

İkinci konu SMS oylaması. Hakan efendi sizin çalıştığınız kanal yöneticileri bu yarışmanın kurallarını belirlemiyor mu? Yarışmacının oy alması demek SMS  demek değil mi? Ne kadar çok SMS o kadar çok reyting değil mi? Ne kadar çok reyting o kadar çok reklam geliri değil mi?  Ne kadar çok reklam geliri o kadar ekmek değil mi sizin için?
Kim veriyor bu oyları? Türk halkı...
" Bu ülkede ya mağdur olacaksın ya maço. Bunu yapan her platformda kazanır" demişsin.
Hatırı sayılır bir takipçi kitlen var, bu halk sayesinde de iyi para kazanıyorsun. Bu halk da seni seviyor. Sen maço musun, mağdur mu? Merak ettim?

Gelelim Barış'ın çok sevilme meselesine. Barışın ne avukatıyım, ne fanıyım. Çocuğu survivora kadar tanımıyordum bile. Önce performansı ile dikkatimi çekti yarışmada. Performansın altını çiziyorum. Hani çok sorgulanıyor ya! Sonra sudan sebeplerle bu çocuğa saldırı başladı. Öyle olgunlukla karşıladı ki her saldırıyı karakterine hayran kaldım. Biraz hakkında araştırma yaptım. Google'de siz de yapın. Çocuğun katıldığı programlardaki röportajlarına bakın. Youtube'de bir kanalı var, bu kanalın içeriğine bakın. Ben bunları inceledikten sonra bir anne olarak onu yetiştiren anneye inanılmaz saygı duydum ve Barış'ı sonuna kadar desteklemeye kadar verdim. Çünkü neden biliyor musunuz?

Bizim bu gibi rol modellere ihtiyacımız var. Bakın çocuklarımızın rol modellerine... Youtuberleri bir inceleyin. İşini iyi yapanları tenzih ediyorum. Küfredenler, seviyesiz yayınlar yapanlar, gençleri olmayacak şeylere özendirenler... Şiddete ve daha birçok çirkinliğe özendirenler... Çocuk efendi efendi çok güzel yayınlar yapıyor kendi kanalından. Kavgacılıktan uzak. Saygıyı öğrenmiş. Gerektiği yerde susmasını çok iyi başarıyor. Ki onun yaşadıklarını başkası yaşasa bu seneki survivorda çok acayip şeyler olurdu.

Sonuca gelirsek Türk halkı evet mağdurun yanında her zaman olmuştur. Bu bizim Osmanlı'dan Atatürk'le devam eden ve günümüze kadar gelen en baba özelliğimiz. Halkımızın bu özelliği ile de ben gurur duyuyorum.

Halk Barış'ı bu kadar sevdiyse mağduriyetinin bir payı var evet ama çocuk kendini hiç bozmadı. 6 ay o ada şartlarında aç susuz karakter sergilemek her babayiğidin harcı değildir. Halk bunu sevdi. Halk efendiliği sevdi. Halk saygıyı sevdi. Halk halkı olduğu halde karşı tarafı incitmemek için susan delikanlıyı sevdi. Halk kin gütmektense vıcık cıcık olmadan dost olabilen Barış'ı sevdi. Halk sakatlandığı halde uğradığı o kadar mobinge rağmen ayakta dimdik durabilen Türk gencini sevdi.

Şimdi klavye delikanlıları... Siz bildiğiniz dilden konuş
maya devam edin. Halk da bildiği dilden konuşacaktır zaten.


Dikkat! Klasik Bypass ameliyatı tarihe karışıyor!

Avrupa kalp cerrahisi derneği (The European Society for Cardiovascular Surgery)  yönetim kurulu üyesi olan Prof Dr Ergun Demirsoy,  klasik kalp ameliyatının tarih olduğunu söyledi.


Koroner kalp rahatsızlıkları günümüzde en önemli sağlık sorunlarının başında geliyor.


Kalbi besleyen koroner arterlerin daralması ya da tıkanması sonucunda ilerleyen durumlarda kalp krizi kaçınılmaz olur. Kalp krizleri sonucunda kalp kasında meydana gelen hasar sonucu, ileriki yıllarda hastaları maalesef kalp yetmezliği gibi tedavisi çok zor bir süreç beklemektedir. İşte yapılan koroner bypass ameliyatlarının ana amacı kalbin pompalama gücünü sağlayan bu kalp kasının gücünü korumaktır. Klasik koroner bypass ameliyatları bilindiği üzere, tıp dilinde sternotomi denen gögüs kemiğinin kesilmesi ile yaklaşık 26-30 cm lık bir kesik ile yapılmaktadır. Böyle bir ameliyattan sonra genellikle hastalar en az 7 gün hastanede yatmakta, sonrasında normal hayatlarına dönmesi 1-3 ay arasında değişmektedir. Ameliyat sonrası oluşan ağrıların ve normal hayata dönmelerinde en büyük sorun kesilen gögüs kemiğinin iyileşme sürecidir. Son yıllarda küçük kesi ile yapılan kapalı kalp ameliyatları büyük rağbet görmeye başlamıştır.
Küçük kesi ile yapılan ameliyatlar sonrası, hastaların çok daha az ağrılarının olması, hastaneden daha çabuk taburcu olmaları ve normal iş ve sosyal hayatlarına çok daha erken dönmeleri nedeniyle hastalar tarafından daha fazla talep edilmektedir. Günümüzde kapak ameliyatlarında ve tek damarı değişecek bypass ameliyatlarında küçük kesi ameliyatları nispeten yaygın olarak yapılmasına karşın, tüm kalp damarlarının küçük kesi ile değiştirilmesi dünyada yeni yapılmaya başlanmıştır. Küçük kesi (kapali) ile yapılan bypass ameliyatlarında, herhangi bir kemik kesilmez. Burada göğsün sol tarafında yaklaşık 7 cm’lik küçük bir kesi ile kaburgalar arasından kalbe ulaşılarak, kalbin tüm damarları değiştirilebilmektedir.
Bu ameliyatların klasik ameliyatlara göre en büyük avantajları;
Ameliyat sonrası;
  • Çok daha az ağrı olması
  • Hastaneden Çok daha kısa zamanda taburcu olmaları (genellikle 4.gun)
  • Normal is ve sosyal hayatlarına çok daha erken dönmeleri (ortalama 3 hafta)
  • Kozmetik olarak ameliyat kesisinin çok küçük olmasıdır (7cm)
Ülkemizde de Prof.Dr.Ergun Demirsoy tarafından küçük kesi (kapali) bypass ameliyatlarını başarıyla gerçekleştirmektedir.
Aynı zamanda Avrupa kalp cerrahisi derneği (The European Society for Cardiovascular Surgery)  yönetim kurulu üyesi olan Prof Dr Ergun Demirsoy, minimal invazive yöntemle bypass ameliyatlarına başladıktan sonra, hastalarının bundan çok memnun kaldıkları ve hem açık hem de kapalı ameliyat önerdikleri hastalarının tamamının kapalı metodu ısrarla istedilerini söylüyor..
Prof Ergun Demirsoy, klasik bypass ameliyatı olacak hastaların en büyük korkularının göğüs kafesinin yarılmasi ve ona bağlı oluşan ağrılar  olduğunu vurgulayarak, kapalı metotla yaptıkları bypass ameliyatından sonra hastaların herhangi bir kemik kesilmediğinden çok az ağrılarının olduğunu ve normal hayatlarına şaşılacak kadar kısa surede dönmelerinden çok memnun olduklarını söylüyorlar. Ayrıca ameliyatın çok küçük kesi ile (7 -8cm) ile yapılmasının hastaları kozmetik açıdan da çok memnun ettiğini ifade ediyor.
Prof Demirsoy, ayrıca bypass ameliyatı sırasında bacaktan alınan damarların da artık endoskopik metotla bacakta bir kesi yapılmadan çıkarıldığını belirterek, klasik metotla yapılan bacakta uzun kesilere gerek kalmadığını belirtiyor. Hatta birkaç ay sonra bir çok hastanın bir kalp ameliyatı olduğunun dışardan anlaşılmasının nerdeyse imkansız olduğunu ifade etmektedir

Kaynak: Dikkat! Klasik Bypass ameliyatı tarihe karışıyor!


1 Temmuz 2020 Çarşamba

DÜNYA BARIŞ MURAT YAĞCI'NIN REKORUNU KONUŞUYOR...

Barış Murat Yağcı 9.7 Milyon yorum ile Selena Gomez ve Diego Costa'nın Instagram yorum rekorunu kırdı...


Survivor yarışmasındaki  başarılı performansı ile Türk halkının gönlünde taht kuran, Survivor  şampiyonu olarak işaret edilen, Ünlü oyuncu Barış Murat Yağcı’nın  hayranları instagram’daki son paylaşımına 9.7 milyon mesaj ile  Instagram’da Dünyadaki en fazla yorum alan gönderi (post) unvanını alarak dünya rekoru  kırdı. Bu rakam instagram açısından bir fotoğrafa gelen en çok yorum olarak bir rekor niteliği taşıyor.




 Daha önce Selena  Gömez’e  ait  olan yorum rekorunu,  ünlü futbolcu Diego Costa elinden almıştı. Ünlü oyuncu  hayranları tarafından   son postuna yapılan 9.7 milyonluk  yorum ile  dünyaca ünlü yıldız Selena Gömez’i ve Dünyaca ünlü futbolcu  Diego Costa’yı geçerek  milli gurumuz oldu.

29 Haziran 2020 Pazartesi

BU TASARIMLAR PLAJLARDA HİPNOZ ETKİSİ YARATACAK!



İzmirli tasarımcı Burcu Erken, kendi adıyla kurduğu mayo markasının ikinci koleksiyonunu beğeniye sundu. Tasarımlarını ünlü sanatçıların da tercih ettiği Erken, “Hipnoz” adını verdiği yeni koleksiyonuyla bu yıl plajlara damgasını vuracak!
Cemiyet hayatının yakından tanıdığı İzmirli tasarımcı Burcu Erken, “Burcu Erken Luxury Beachwear” adını verdiği markasıyla plaj modasına iddialı bir giriş yaptı. “Diamond” adını taşıyan ilk koleksiyonuyla moda dünyasında büyük ses getiren Erken’in tasarımları, ünlü sanatçıların da ilk tercihi oldu.

SEZONUN TRENDLERİ IŞILTIYLA BİRLEŞİYOR
Burcu Erken Luxury Beachwear, 2020 yazını ikinci koleksiyonu “Hipnoz” ile karşılıyor. Siyah, altın sarısı, ateş kırmızısı, lacivert ve mürdüm renklerinin ağırlıkta olduğu koleksiyonda sezonun trendi volanlar, büyük fiyonklar, suda bozulmayan pirinç aksesuvarlar ve ışıltılı taşların kullandığı tasarımlar ön planda.

HER YERDE HER ZAMAN PARLAYIN
“Tasarımlarımı hayata geçirirken güneşin altında ışıl ışıl parlayan güçlü kadınları hayal ediyorum” diyen Burcu Erken’in koleksiyonu, şıklığı ve zarafetiyle fark yaratmak isteyen kadınlara hitap ediyor: “Markamı en iyi kullandığım zarif ya da gösterişli aksesuvarlar anlatır. ‘Her yerde her zaman parlayın’ mottosuyla çalışıyoruz. Ürünün bedene düzgün oturmasından dikiş kalitesine, hatta paketlemeye kadar tüketiciye uzanan yolculuğumuzun her durağında çok titiz davranıyoruz.”

ÇEŞME’NİN SEÇKİN BUTİKLERİNDE
Feminen çizgilerin el işçiliğiyle birleştiği “Hipnoz” koleksiyonu, hem şık görünmek hem de giydikleriyle kendini rahat hissetmek isteyen kadınların yüzlerini güldürecek. Koleksiyondaki ürünler renkleri, desenleri ve iddialı tasarımlarıyla yaz modasına yeni bir soluk getirecek. Burcu Erken Luxury Beachwear markasının ürünlerine www.burcuerken.com internet sitesinden ve İzmir-Çeşme’de hizmet veren seçkin butiklerden ulaşılabilir.


22 Haziran 2020 Pazartesi

ÇOCUKLARIMIZI GÖTÜRECEKLER AZİZİM...


























"Çocuklarımızı götürecekler azizim"...

Bundan 3 yıl önce Yavuz hoca ( Yavuz Dizdar) ile yaptığım röportajda söylemişti bu sözü. O dönem sağlık, sağlıklı beslenme geyikleri ön plandaydı. Ona da bu konuda çok soru yöneltildiği için ben de yazı ilgi çeksin, okunsun diye benzer soruları yöneltmiştim. Sonra sohbet öyle bir yere geldi ki... Aslında çok uzun zamandır kafamı kurcalayan soruların cevaplarını takır takır vermeye başladı. Zaten ondan sonra işin boyutu değişti. İş blog röportajından çıktı kitap röportajına döndü. Nitekim de hayata geçti proje "Vicdan Hayat Kurtarır" kitabı ile. Nasip edene şükürler olsun. 

Ne olacak bu çocukların geleceğiydi konu... 
Neyi çekersen o gelirmiş ya ondan sonra bu sorunun karşılığını verebilen insanlarla kesişti öyle ya da böyle yolum. He neyse başa döneyim.

"Çocuklarımızı götürecekler azizim"...

Malum corona dolayısı ile maske zorunluğumuz var. Cerrahi maske bende alerji yaptı. Yüzüm kabardı. Ben de kumaş maske bakayım dedim. Büyük firmalar bu işe hemen soyundu zaten. Her yerde renk renk desen desen maskeler... Renk renk??? Desen Desen??? Asıl değinmek istediğim konu bu...

Küçük esnaftan alışveriş yapma taraftarıyım o yüzden oturduğum semtte küçük bir dükkana gittim. Kumaş maskelere baktım. Elimi attığım her maskede dehşete kapıldım. Siyah ağırlıklı, kuru kafa ve canavarlar desenli maskelerin arasında iç açıcı bir tek köpek desenli bir maske buldum. Onu kendim için seçtim. Sonra çocuk maskelerine baktım. Nerede ucube çizgi film karakteri varsa hepsini maske deseni yapmışlar. Her neyse bir tane sevimli panda deseni zar zor bulabildim. Eşim için de kamuflaj desen aldım. 

İşim bitti, parasını ödedim. Ama dükkandan çıkamadım. Tezgahtar aynı zamanda dükkan sahibi olduğu için biraz sohbet etmek istedim. Aslında bu maskeleri özellikle kendisi mi bu desenlerde seçti yoksa başka desen olmadığı için mi bunları getirip satıyorlar. Asıl merak ettiğim konu buydu. 

Bana aynen şöyle söyledi:" Talep daha çok renkli, çiçekli, böcekli desenlerden yana ancak onlar genelde tükenmiş oluyor. Yani renkli maskeleri sınırlı sayıda üretiyorlar anladığım kadarı ile. Avrupa çoğunlukta sizin o beğenmediğiniz iç karartıcı bulduğunuz maskeleri talep ediyormuş. Bu yüzden onlar daha fazla üretiliyor haliyle iç piyasaya da onlarda daha fazla sunuluyor.Sizin rahatsızlığınızı anlayabiliyorum. Ben de çocuklarıma o ucube maskelerden takmama taraftarıyım ama nedense onlar trend oluyor ve gençler daha çok bunları istiyor."

İşte kilit cevap: "Gençler daha çok bunları istiyor"...


Gençleri biz bu Avrupa ve Amerika sevdamızdan bakın ne hale getirdik. Çocuklar Türkçe bilmiyor, başka türlü bir Türkçe konuşuyor. Çocuklar görgü bilmiyor. Çocuklara gelenek görenek öğretmedik. Metrobüste bir genç yer vermeyince yaşlıya, verip veriştiyoruz çocuğa. Çocuklar iletişim kuramıyor dertleşmiyor aileleri ile ve başlarına neler geliyor? Neden? Anne iki dedikodu daha fazla yapsın baba sosyal medyada biraz daha zaman geçirsin. Sanki yılan bu çocuk! Bana dokunmadan bin yıl yaşasın misali. Elinde tablet ne tuzaklara atıyoruz bu çocukları. Farkında bile değiliz birçoğumuz. Çocuklarımızı götürüyorlar ahali!!!
Artık bırakın coronada kaç kişi ölmüş? Veriler doğru muymuş yanlış mıymış? Yok efendim ilaç, yok efendim aşı derken nasıl bir korku saldılar toplumların kalplerine. Maskede bile ölüm algısını balyozla vura vura misali beynimize işliyorlar. Kuracakları yeni düzende işsizlik yüzünden birbirini yiyerek mi yaşayacak bizim çocuklar? Sokaklarda o filmlerde görmeye alıştığımız zombileri, yamyamları mı göreceğiz? Boşuna mı yazılmış o kadar senaryo? Boşuna mı çekilmiş o kadar film. Dünyanın başına örecekleri çorabın motifin bile yıllar önce çıkarmış bu zebaniler.

Sosyologlar, psikologlar, yazarlar, gazeteciler, televizyoncular, pedagoglar... Lütfen iş başına. Günü döndürecek, dükkanı döndürecek klasik PR demeçlerinizi yine verin ama lütfen toplumun algısını değiştirecek gözünü açacak bilgilere yer verin.

Yoksa hakikaten çocuklarımızı götürecekler. 

19 Haziran 2020 Cuma

35 GÜNLÜK YAHYA BEBEK TEK AKCİĞERLE HAYATA TUTUNDU...


Coronavirüs vakalarının Türkiye'de en yoğun olduğu dönemde 35 günlük Yahya bebek mucizesi yaşandı. Sol akciğeri alınan bebek yaşama dört elle tutundu ve 4 aylık oldu.


16 Şubatta dünyaya gelen Yahya bebeğe Konjenital Lober Amfizem tanısı kondu. Nadir görülen bir solumun sistemi akciğer hastalığı olan KLA olgularında hava akciğere girer ancak akciğerden çıkamaz. Genellikle yeni doğan bebeklerde görülen rahatsızlık ölümcül sonuçlar doğurabiliyor. 
Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde ikamet eden Mehmet ve Semra Eren çifti beşinci çocukları olan Yahya bebeğin hastalığını doğumdan hemen sonra öğrendi. Bir süre yoğum bakımda kalan Yahya bebeğin solunum sıkıntısı artınca hayati tehlike baş gösterdi. Coronavirüs nedeni ile sadece acil ameliyatların yapıldığı dönemde Yahya bebeğe yardım eli İstanbul'dan uzandı. Acil ambulansla İstanbul'a sevk edilen Yahya bebek Göğüs Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Özkan Demirhan'ın 20 martta gerçekleştirdiği başarılı bir operasyonla sol akciğeri alınarak (Sol pnömonektomi) yaşama dört elle sarıldı.   

Yahya bebeğin ameliyatını gerçekleştiren Doç. Dr. Özkan Demirhan KLA hastalığı ile ilgili bilinmesi gerekenleri ve ameliyat sürecini anlattı. Demirhan; " Konjenital lober amfizem (KLA), nadir görülen bir doğumsal akciğer anomalisidir. Bir veya birden fazla akciğer lobunun aşırı havalanması durumudur. Hava akciğere girer ancak akciğerden çıkamaz. Bunun nedeni akciğerin bir alnında hava fazla birikir ve göğüs duvarı çapı artar. Hava dolu şişkin akciğer etraf akciğer ve kalbe bası yapar KLA' lı akciğer balon gibi şişer ve hastanın oksijenlenmesine katkısı olmaz. Bebeklerin rengi oksijensizlikten mavi-mora doğru değişir. Ayrıca hava yolunun kıkırdakları iyi gelişmediği için hava yolu elastik halini yitirir ve kapanır. Bu yüzden bebekler solunum güçlüğü yaşar ve sık nefes alıp vermeye başlarlar. Hastalığın ileri derece semptomlarında cerrahi tedavi hayat kurtarıcı olabiliyor.
Yahya bebek bize acil ambulansla kuvözde geldi. Bir süre yoğun bakımda yatmış. Ciddi solunum sıkıntısı vardı. Bu hastalık ne kadar erken bulgu verirse bulgular ve akciğerin etkilenmesi o kadar hızlı artar. 
Hastaların yüzde 50'si doğumdan sonraki ilk 4 haftada bulgu verir. Yahya bebek bize geldiğinde 35 günlüktü. Tetkiklerinden sonra hemen ameliyata aldık. Ameliyat hazırlıkları ile beraber iki saat süren bir operasyonun ardından sol akciğerini çıkardık. Bir süre yoğun bakımda takip ettik ve daha sonra taburcu ettik. Yahya bebek şimdi gayet sağlıklı ve 4 aylık oldu." dedi.

18 Haziran 2020 Perşembe

Bodrum’un yeni yıldızı Miya Beach


Bodrum’da eğlencenin merkezi bu yaz Miya Beach olacak! Highlight Otel’in bünyesinde hizmet veren Miya Beach, daha önce ünlü beach markaları ile işletilmiş olan ve bu yaz açılmayacağı yönünde spekülatif haberlere konu olan sağlıklı, güvenli ve eğlenceli bir yaz tatili geçirmek isteyenleri Bodrum’un en gözde koyu Tilkicik’teki adresinde yeniden doğuyor.  Müzik direktörlüğünü Mert Aydın’ın üstlendiği plaj, sahnesinde ağırlayacağı yerli ve yabancı yıldızlarla da 2020 yazına damgasını vuracak!



COVID-19 SERTİFİKASYONU

Tam kapasiteyle hizmet vermeye devam eden ve Covid-19 salgınıyla ilgili gerekli tüm sağlık sertifikalarını alan Highlight Otel, misafirlerine eşsiz bir tatil imkanı sunuyor. Otel zorlu karantina günlerinin ardından tatilde eğlence arayanları da muhteşem bir manzaraya sahip plajı Miya Beach’te ağırlıyor. Miya Beach, turkuvaz mavisi denizi, denizin içindeki bungalov locaları, özel lezzetleri, kaliteli hizmeti ve özenle seçilmiş müzikleriyle Bodrum’da bu yaz eğlencenin nabzını tutacak.


ÜNLÜ SANATÇILAR VE DJ’LER BİRARADA


Müzik direktörlüğünü Mert Aydın’ın üstlendiği Miya Beach, yaz boyunca büyük sürprizlere ev sahipliği yapacak. Birbirinden eğlenceli organizasyonların düzenleneceği plaj, sahnesinde yerli ve yabancı DJ’leri, ünlü sanatçıları ağırlayacak. Misafirlerini sabahın ilk saatlerinden gecenin sonuna kadar en iyi şekilde ağırlayan Miya Beach, 2020 yazına damgasını vuracak!