Kadınlarda
en sık görülen kanser türlerinden biri meme kanseri. Uzmanlar kadınlarda
görülen kanser türlerinin 3’te birini meme kanserlerinin oluşturduğunu
vurguluyor. Bu da demek oluyor ki, her 8 kadından birinin hayat boyu meme
kanseri olma riski bulunuyor.
İstinye
Üniversitesi Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Turgut İpek, meme kanseri
görülme yaşının ortalama 61 olduğunu belirterek, ayrıca her yaşta da görülebileceğinin
altını çizdi. Prof. İpek,”Her yaşta görülebildiği gibi nadir de olsa erkeklerde
de görülür. Kadınlarda ölüme neden olan akciğer kanserinden sonra ikinci
sıklıkta görülen meme kanseridir. İşte bu nedenle meme kanserine neden olan
risk faktörlerini, korunma yöntemlerini ve tedavi seçeneklerini sık sık
kamuoyuna hatırlatmakta fayda var.” dedi. Prof. Dr. Turgut İpek şu bilgileri
aktardı.
- İlk
adet görme 12-13 yaşından önce olmuşsa,
- İlk
hamilelik 25 yaşından sonra olmuşsa,
-
Hiç
doğum yapılmamışsa,
- Menopoz
(adetten kesilme) 50 yaşından sonra olmuşsa,
- Menopoz
sonrası östrojen ya da östrojen-progesteron içeren HRT (Hormon Replasman
Tedavisi) alınmışsa,
-
35-40
yaşından önce yumurtalıkların alınması ameliyatı geçirilmişse
bu
durumlar meme kanseri riskini bir buçuk 2 kat artırır.
Çevresel
Etkenler
Hodgkin
hastalığına bağlı bölgesel radyasyon tedavisi meme kanseri riskini 40 kata
kadar artırır. Alkol kullanımı ve sigara alışkanlığı ise 2 kat risk taşır.
Genetik
Faktörler
Ailesinde birinci derece ya da ikinci derece meme
kanseri vakası olanların meme kanseri olma riski 2-5 kat fazladır.
BRCA Gen Testi
BRCA1 ve BRCA2 meme kanseri yatkınlık testidir. Bu testlerde
genlerin meme kanserine yatkınlık potansiyeli ölçülür. 20 yaşında ve daha sonra tanılı
BRCA testi pozitif çıkan bir kadının meme kanseri riski 8 ila 40 kat arasında
değişir.
Genetik Testler BRCA1/BRCA2 Ne
Zaman Yapılmalıdır?
-
Aile
bireylerinde birinde herhangi bir yaşta meme kanseri olması.
-
Aile
bireylerinde ya da kendinde meme ve over (yumurtalık) kanserinin varlığı
BRCA1
geninde bozukluk olan kişilerde 70 yaşına kadar meme kanseri olma oranı yüzde
85, over kanseri olma oranı yüzde 45'tir.
BRCA2
geninde bozukluk olanlarda bu oranlar meme kanserinde yüzde 84, over kanserinde
yüzde 76'dır.
Menopoz
sonrası östrojenin azalması ile östrojen-androjen oranı eşitlenir ve vücuttaki
yağ depoları şekil değiştirir. Menopoz öncesi kadınlarda cilt altı yağ deposu
kalça ve bacak bölümlerinde yoğunlaşırken (armut şekli) menopoz sonrası karın
içi yağ oranı artar (elma şekli). Aşırı kilo ve obezite, Tip 2 diyabet riskini
artırır. Pek çok çalışma Diyabetin meme kanseri riskini 3 buçuk kat artırdığını
göstermiştir.
Ayrıca
sütyen boyutu, “D ya da daha büyük” kişilerde “A yada daha küçük” kişilere göre
meme kanseri görülme oranını anlamlı yükseltir.
Memede kitlelerin mamografi ile erken tespiti meme
kanserinden ölümleri önleyebilir. Unutulmamalıdır
ki meme kanseri başlangıçta sistemik hastalık değildir, ilerleyici bir
hastalıktır bundan dolayı erken tanı önemlidir. Meme kanserinde sonuçlar hangi
tedavinin uygulanmasından daha fazla tedavinin erken ya da geç uygulanmasına
bağlıdır.
Mamografi,
ilerlemiş meme kanseri sayısını önemli derecede azaltmıştır. Yaşam süresini ve
hastalıksız dönemi uzatır. Meme koruyucu cerrahi oranını artırır. Uzun ve zorlu
tedavilere gerek kalmaz. Mamografi taramaları için genelde 40 yaş sonrası
önerilmektedir.
Hangi durumda cerrahi
yöntem ile meme kurtarılabilir?
Meme kanserinde yapılması gereken, kitle ele gelmeden önce
tanıya gidebilmektir.
1-14 milim boyutlarındaki bir İnvaziv tümör hastası meme
dokusunu kaybetmeden cerrahiden yarar görür. Meme koruyucu cerrahi için tümörün
ameliyat öncesi iyi tespit edilmesi gerekir, bunun için MRI, duktografi,
duktoskopi hasta lobun belirlenmesinde etkindir. Tek odaklı multifokal olmayan
20 milim altındaki kanserlere uygulanabilir. 14 milim boyutlarından büyük olan
ve başta lenf bezleri olmak üzere çevre bölgelere yayılan meme kanseri riskli
gruptur. Bu durumdaki hastaların büyük kısmı memelerini kaybetme riski ile
karşı karşıya kalır.
Meme kanserinin uyarıcı bulgularına dikkat!
Meme kanseri belirtileri bütün kadınlarda aynı olmayabilir.
En yaygın görülenler;
•
Çevre
dokudan farklı kalınlaşma ya da kitle,
•
Meme
başından kanlı akıntı,
•
Memenin
boyut ya da şeklinde değişiklik,
•
Meme
başı çöküntüsü,
•
Meme
başında ya da cildinde döküntü, pullanma,
•
Meme
cildinde kızarıklık ya da morluk,
•
Meme
cildinin portakal kabuğu görüntüsü,
Risk Faktörleri
•
Kadın
olmak
•
Emzirmemiş
olmak
•
Geç
yaşta adetten kesilmek
•
Meme
kanseri hikayesi olmak
•
Çocuk
sahibi olmamak ya da geç yaşta çocuk sahibi olmak
•
Daha
önce göğüs ya da memeye radyasyon tedavisi görmüş olmak
•
Aşırı
kilo, az egzersiz yapmak, alkol kullanmak
•
Uzun
süre hormon replasman tedavisi görmek
•
İleri
yaşta olmak
•
12
yaşından önce adet görmek
• Ailede meme kanseri olması ya da genetik yatkınlık olası risk faktörleridir.
•
Lifli
gıdalar tüketilmesi meme kanseri riskini azaltır.
•
Sebze
ve meyve ağırlıklı, kırmızı etten fakir beyaz et oranını artıran beslenme
modeli önerilir.
•
Meme
muayenesi adet döneminin bitiminden 4-5 gün sonra en uygundur.
•
Günümüzde
teknolojik ilerleme ile mamografinin verdiği radyasyon vücut için zarar
oluşturmaz.
•
MRI
tetkikinde radyasyon olmadığı için gerektiğinde başvurulması gereken bir
inceleme yöntemidir.
•
BRCA1
ve BRCA2 gen testleri risk taşıyan kişilerde incelenmelidir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder