TUNÇ ARSLANALP;"RESMEN TAAMMÜDEN ADAM ÖLDÜRMEK."
Pek çok gencin hayalleri süsleyen mesleklerden biri haber spikerliği… Özel kanalların kurulmasından itibaren ekranlarda Türkiye güzellerini de gördük çok yakışıklı anchormanleri de. Bazısı çok başarılı oldu bazısı unutuldu gitti. Ancak ekranda güzel kadın ve yakışıklı erkek spikerler furyası devam ediyor. Çok da başarılı isimler var. Pekiyi haber spikeri olmak için iyi bir fizik ve dış görünüş yeterli mi? Tabi ki değil. İyi bir eğitim de istiyor bu meslek, yetenek de… Ama en çok da, çok çalışmak gerekiyor başarılı olmak için. Torpil ise sadece bir giriş bileti niteliğinde. Kabiliyet yoksa o da işe yaramıyor.
CNN Türk’ün başarılı isimlerinden tecrübeli haber spikeri Tunç Arslanalp’le konuştuk. Başarısının sırrını, gençlere önerilerini, bu meslekte başarılı olmak için kat ettiği yolları, ilginç anılarını, tavsiyelerini paylaştı samimiyetle.
İşte o özel söyleşi…
Tunç Arslanalp kimdir?
* 1973 İzmir doğumluyum. Ege Üniversitesi Devlet Konservatuarı Çalgı Yapımı Bölümü’nü 1993’te bıraktım ve özel radyoların açılmasıyla radyo –TV yayıncılığına adım attım.
İlk televizyon macerama 1995’te Flash tv’de haber spikeri olarak başladım. O zamanlar şimdiki gibi kına gecesi kanalı değildi. 1995 - 1996 yılları arasında İzmir Yeni Asır gazetesine bağlı Yeni TV’de haber spikeri olarak yayıncılığa devam ettim. 1996 - 1999 yılları arasında da İstanbul FM’in kardeş kanalı Radyo 35’te haber spikeri, haber müdürü ve genel yayın yönetmeni olarak 3 yıl çalıştım. 1999 - 2001 yılları arasında FM İzmir 101 ve Kanal 1 TV’de haber servisinde çalıştım. Aynı yıllarda İzmir TRT’de seslendirme dairesinde seslendirme sanatçısı olarak çalıştım. 2001 - 2002 yılları arasında Mardin Kızıltepe’de askerliğimi yapıp İstanbul’da şans aradım, işler yolunda gitti… Power FM’de spor spikeri ve Power XL’de haber spikeri olarak çalıştım. 2004 - 2008 yılları arasında TGRT Haber TV’de haber spikeri olarak çalıştım. 2009 yazında da hayalini kurduğum CNN TÜRK televizyonunda gece spikeri olarak işe başladım ve o gün bugündür mesaiye devam ediyorum.
* 1973 İzmir doğumluyum. Ege Üniversitesi Devlet Konservatuarı Çalgı Yapımı Bölümü’nü 1993’te bıraktım ve özel radyoların açılmasıyla radyo –TV yayıncılığına adım attım.
İlk televizyon macerama 1995’te Flash tv’de haber spikeri olarak başladım. O zamanlar şimdiki gibi kına gecesi kanalı değildi. 1995 - 1996 yılları arasında İzmir Yeni Asır gazetesine bağlı Yeni TV’de haber spikeri olarak yayıncılığa devam ettim. 1996 - 1999 yılları arasında da İstanbul FM’in kardeş kanalı Radyo 35’te haber spikeri, haber müdürü ve genel yayın yönetmeni olarak 3 yıl çalıştım. 1999 - 2001 yılları arasında FM İzmir 101 ve Kanal 1 TV’de haber servisinde çalıştım. Aynı yıllarda İzmir TRT’de seslendirme dairesinde seslendirme sanatçısı olarak çalıştım. 2001 - 2002 yılları arasında Mardin Kızıltepe’de askerliğimi yapıp İstanbul’da şans aradım, işler yolunda gitti… Power FM’de spor spikeri ve Power XL’de haber spikeri olarak çalıştım. 2004 - 2008 yılları arasında TGRT Haber TV’de haber spikeri olarak çalıştım. 2009 yazında da hayalini kurduğum CNN TÜRK televizyonunda gece spikeri olarak işe başladım ve o gün bugündür mesaiye devam ediyorum.
Meslek hayatına nasıl başladınız?
* 1993’te özel radyolarla başladım. FM İzmir 101’de şansımı denedim. Ancak beklentileri karşılayamadığım için kanal benimle çalışmak istemedi. Ben de o hırsla kendimi mesleğe adadım ve yıllar sonra bu kanala haber müdürü olarak dönüş yaptım. Dönüşüm muhteşem oldu yani.
Gazetecilik ve yayıncılık hayaliniz miydi?
*Evet, çocukluğumdan itibaren TRT’de haber bültenlerini izler, onlar gibi konuşmak isterdim. Hatta Nermin Tuğuşlu ve Metin Canbaz’ın ( TRT Ana Haber spikerleri) bültenlerini teybe kaydeder sonra onları kağıda döker ve onları taklit ederdim. Ben de çok emekleri var, hatta Nermin hocayla bir kaç yıl önce Başkent İletişim Bilimleri Akademisi’nde karşılaştık ve emekleri için kendisine çok teşekkür ettim. Şaşırdı ve mutlu oldu tabi. Suat Taşer’in diksiyon kitabıyla kendimi geliştirmeye çalıştım. Eh fena da olmadı hani. Arkadaşlarım “haber spikeri gibi konuşuyorsun” deyip dalga geçiyorlardı. Kim bilebilirdi gerçekten ileride bu işten hayatımı kazanacağımı.
Haber spikerliğinde başarılı olmak için neler yapmak gerekir?
* Önce diksiyon eğitimi almalı. İtiraf etmeliyim Türkçe’yi Türkçe gibi konuşmak çok zor. Zira, “Türkçe, yazıldığı gibi okunan, konuşulduğu gibi yazılan bir dil değildir.”alışkanlıkları yenmek çok zor.Öte yandan gündemi takip etmek, Türkiye’de ve Dünyada olup biteni bilmek önemli. Her gün gazeteleri okumak, köşe yazılarını takip etmek, haber kanallarında tartışma programlarını izlemek çok önemli. Belki de en önemlisi mesleği sevmek. Çünkü sevmeden yapılacak bir iş değil. Özel hayatınız yok. İş odaklı hayatınızı programlamalısınız. Gece geç saatlerde evinize gitmek, hatta bazen hiç gidememek, yılbaşında televizyonda olmak, yaz tatilinizi aralık ayında yapmak bile olası. Dünya medyasını takip etmek de önemli koşullardan. Herkesin yapabileceği bir iş olmadığını düşünüyorum özetle, çünkü bilgi ve çalışmanın yanı sıra yetenek de gerekli. Yeteneğiniz yoksa bu sektörde iş bulmak zor, bulsanız bile kalıcı olmanız mümkün değil. Bu işin heveslisi, torpillisi çok ama gerçek haberciler çok az. Zaten ekranlara baktığınız zaman da bunu görürsünüz.
Haber spikerliğinde başarılı olmak için neler yapmak gerekir?
* Önce diksiyon eğitimi almalı. İtiraf etmeliyim Türkçe’yi Türkçe gibi konuşmak çok zor. Zira, “Türkçe, yazıldığı gibi okunan, konuşulduğu gibi yazılan bir dil değildir.”alışkanlıkları yenmek çok zor.Öte yandan gündemi takip etmek, Türkiye’de ve Dünyada olup biteni bilmek önemli. Her gün gazeteleri okumak, köşe yazılarını takip etmek, haber kanallarında tartışma programlarını izlemek çok önemli. Belki de en önemlisi mesleği sevmek. Çünkü sevmeden yapılacak bir iş değil. Özel hayatınız yok. İş odaklı hayatınızı programlamalısınız. Gece geç saatlerde evinize gitmek, hatta bazen hiç gidememek, yılbaşında televizyonda olmak, yaz tatilinizi aralık ayında yapmak bile olası. Dünya medyasını takip etmek de önemli koşullardan. Herkesin yapabileceği bir iş olmadığını düşünüyorum özetle, çünkü bilgi ve çalışmanın yanı sıra yetenek de gerekli. Yeteneğiniz yoksa bu sektörde iş bulmak zor, bulsanız bile kalıcı olmanız mümkün değil. Bu işin heveslisi, torpillisi çok ama gerçek haberciler çok az. Zaten ekranlara baktığınız zaman da bunu görürsünüz.
CNN Türk dışında neler yapıyorsunuz?
CNN Türk’teki mesaim dışında mesleğe yeni yüzler kazandırmaya çalışıyorum. Fırsat buldukça Başkent İletişim Bilimleri Akademisi’nde diksiyon ve spikerlik derslerine girmeye çalışıyorum.Kendimi rahat, Dünya ve memleket sorunlarından uzakta hissettiğim güzel insanlarla dolu bir yer orası. Bir sığınak hatta… Başta yönetim kurulu başkanımız Levent İnce’nin bana mesleki katkıları, ağabeyliği ve dostluğu çok önemli. Eğitim kadrosunda yer alan Rüştü Asyalı, Cihangir Göker ustalarım başta olmak üzere Ali İpin, Cevdet Arıcılar, Cihan Ünal, Müge Oruçkaptan ve Salih Uzuner gibi mesleğinde zirvede olan isimlerle aynı havayı teneffüs etmek ne kadar şanslı olduğumu her zaman hatırlatıyor bana. Meslekte 24’üncü yıla girdim ama onlardan hala bir şeyler öğreniyorum. Bu meslekte olup öğrenmeyi bıraktığınız an, meslek de sizi bırakır.
Canlı yayın anıları meşhurdur, sizin böyle bir anınız var mı?
CNN Türk’teki mesaim dışında mesleğe yeni yüzler kazandırmaya çalışıyorum. Fırsat buldukça Başkent İletişim Bilimleri Akademisi’nde diksiyon ve spikerlik derslerine girmeye çalışıyorum.Kendimi rahat, Dünya ve memleket sorunlarından uzakta hissettiğim güzel insanlarla dolu bir yer orası. Bir sığınak hatta… Başta yönetim kurulu başkanımız Levent İnce’nin bana mesleki katkıları, ağabeyliği ve dostluğu çok önemli. Eğitim kadrosunda yer alan Rüştü Asyalı, Cihangir Göker ustalarım başta olmak üzere Ali İpin, Cevdet Arıcılar, Cihan Ünal, Müge Oruçkaptan ve Salih Uzuner gibi mesleğinde zirvede olan isimlerle aynı havayı teneffüs etmek ne kadar şanslı olduğumu her zaman hatırlatıyor bana. Meslekte 24’üncü yıla girdim ama onlardan hala bir şeyler öğreniyorum. Bu meslekte olup öğrenmeyi bıraktığınız an, meslek de sizi bırakır.
Canlı yayın anıları meşhurdur, sizin böyle bir anınız var mı?
*Olmaz mı, o kadar çok ki… Bir keresinde kariyerimin en başlarında ismini şu an vermek istemediğim bir uydu kanalında ana haber okurken, yöneticilerden birinin çocuğu stüdyoya daldı. Telaşla masaya gelip, “Babamı gördün mü? “diye sordu. Hem çocuk hem ben yayına beraber çıktık. Canlı yayında ben de cevaben, “Görmedim” dedim. Bir keresinde yine İzmir’ de Yeni Asır TV’de gece haberlerindeyim. Çok küçük bir gece haberi stüdyosu vardı. Hatta o kadar küçüktü ki, kameraman bile sığmıyordu. Saat 00:20 civarında stüdyonun kapısı açıldı. Sırtında haşere ilacı tüpü olan bir hizmetli içeri girdi. Tüm ilacı stüdyoya boşaltıp gitti. Canlı yayında, “”dur yapma deme şansım da yoktu. Bir müddet sonra başım dönmeye, gözlerim bulanık görmeye başladı. Zehirlenmeme az bir zaman kala bülten bitti. Ama ben de bittim. Resmen taammüden adam öldürmek…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder